Tefekkür ne demektir? Tefekkür, varlıkları düşünmek, kalp gözüyle varlıklara bakmak, kainatın hakikatını anlamaya çalışmak ve Allah'u Teala'nın eşyadaki tecelisini okumak'tır. Yaratılanlara hikmet nazarı ile bakabilmektir. Tefekkür insâna ait bir özelliktîr ve tefekkür sayesinde insan diğer varlıklardan ayrılır ve üstün olur. Tefekkürün alanı geniştir. Allah'u Teala'nın zatından başka her varlık tefekkür edilebilir. Fakat Allah'ın zatı tefekkür edilmez çünkü Allah (c.c) hiç bir şekilde suret olarak vasıflandırılamaz ve şekil olarak hayal edilemez. İnsanlar buna dayanamaz, akıllar buna ulaşamaz. Bu sebeple İslamiyet bunu yasaklamış ve "Zat-ı ilahiyi düşünmeyiniz, O'nu anlayamazsınız. buyurmuştur. (Heysemi, Mecmau'z-Zevaid,nr 260) İnsan tefekkür sayesinde iyiyi kötüden, güzeli çirkinden ayrıt edebilir; eğri yolu bırakıp doğru yolda gidebilir.Bu sebepledir ki Allah Azze ve celle, sık sık insanlara tefekkürde bulunmalarını emretmiştir. Hatta Kur'an-ı Kerim'de yaklaşık 500 kadar ayetin sonunda insanlar için "Hiç tefekkür etmiyor musunuz?", Hiç akıl etmiyor musunuz?", Hiç şuur etmiyor musunuz?" gibi ifadelerle daima düşünmeye, tefekkür etmeye davet etmiştir. Mümin, niçin yaratıldığını bilmelidir, bunun için de tefekkür etmelidir. Zira insanı yoktan var eden Allah, ona hitap ederek, "Ben cinleri ve insanları, ancak bana kulluk etsinler diye yarattım"(Zariyat 50/56) buyurmaktadır. İslam'da tefekkürün gayesi, Allah'u Teala'yı tanımaktır. Eserden müessire intikaldır. Bu ilahi mana içinde iyi, güzel, hayırlı olan neticelere varmaktır.
