Kimlere Sadaka verilir Halk arasında, genellikle, Yüce Allah'ın rızasını kazanmak amacıyla, karşılıksız olarak fakir ve muhtaçlara yardım etme, iyilik ve ihsanda bulunma anlamında kullanılan Sadaka kavramı, aslında bundan çok daha geniş bir kapsama sahiptir. " Zekatlar ; ancak, yoksulları, düşkünlerin, zekat tahsili işinde çalışanların, kalpleriv İslam'a ısındırılmak istenenlerin, kölelerin, borçluların, Allah yolunda cihat edenlerin ve ylcuların hakkıdır. Bu, Allah tarafından farz kılınmıştır" (Tevbe,9/60) Her ne kadar yaygın olarak öyle anlaşılsa da sadakanın yanlızca maddi yardımlarla ilgili bir kavram olduğunu zannedilmemelidir. Çünkü sadaka, geniş anlamıyla yapılan her türlü hayır, hasenatı ve iyiliği kapsamına alınır. Buna göre kişinin, insanlar için olsun, hayvanlar için olsun, doğal ve sosyal çevre için olsun gerçekleştirdiği her türlü iyilik, lütuf ve ihsan, sadaka kavramı içerisinde değerlendirilebilir. Peygamber Efendimiz (s.a.v)'in bir hadisinde de belirtiği gibi insanlara karşı güler yüz göstermek de sadakadır. Sadaka kişiye, elinde bulunan imkanların Allah tarafından bağışlandığı bilinci kazandırır. Böyle bir kişi, Allah'ın kendisine bağışlamış olduğu nimetten ihtiyacı olanlara verme erdemine erer. Beraberce yaşadığı, fakat kendisi gibi bu nimetlere erememiş insanları aynı ailenin bireyleri gibi görür ve insanlar arasında dayanışma duygusunun gelişmesi gerektiğine inanır. İşte bu duygu ile nefsinin bencillik ve cimriliğinden aranır. İyilik yapma arzusu ile dopdolu hale gelir. Bireylerinin sadaka anlayışı gelişmiş bir toplumda hayat, acımasız bir kıyım alanı değil, bir yardımlaşma ve işbirliği imkanına dönüşür. "Yüzlerinizi doğuya ve batıya çevirmeniz iyi olmak demek değildir. Fakat iyi olan, Allah'a ahret gününe, meleklere, kitaba ve Peygamberlere iman eden, malını sevmesine rağmen hısımlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışa, istemek zorunda kalanlara ve köle azadına veren namaz kılan ve zekat verendir" (Bakara,2/177).
