Hanefi mezhebine göre, ot ve odunun dışında kalan bütün tarım ürünleri zekata tabidir.İmamı Azam Hz. göre tarladan kalkan mahsul ister az olsun ister çok olsun onda bir öşür verilir. Eğer bir arazi yağmur, ırmak, dere suyu ile sulanıyorsa, burada üretilen mahsulden onda bir zekât verilir. Fakat hayvan ile taşınarak ve motorgücü gibi belli bir emek ve masraf yapılarak sulanıyorsa, bundan da yirmide bir nispetinde zekat verilir. Bir arazi hem yağmur ve nehir suyu ile hem de motor ve benzeri bir yolla sulandığı takdirde, hangisi ile daha fazla sulanıyorsa o esas alır. Meselâ, yağmur suyu ile daha fazla sulanıyorsa onda bir, herhangi bir şekilde emek sarfedilerek sulanıyorsa yirmide bir nispetinde zekâtı verilir.Günümüzde sulama, kanallar ve motopomplar vasıtasiyle yapılıyor. Ayrıca bol mahsul almak için sun'î gübreler kullanılıyor ve mahsulü korumak için külfetli ilaçlamalar yapılıyor. Zirâî yatırımın bu çeşit girdileri, hayvan veya âlet ile su çekip sulama külfetinden daha az değildir. Bu yeni külfet ve girdilerin vergiye (öşüre) tesiri, ictihada muhtaç bir konudur. Selef müctehidleri, sulama dışında kalan külfetlerin öşrü yirmide bire indirmeyeceği kanâatine varmışlardır. Bazı fakihler ise, sulama dışında kalan külfet ve masrafların tutarının mahsulden çıkarılmasını ve geri kalandan -sulama şekline göre- onda veya yirmide bir verilmesini daha uygun bulurken, Hanefîlerin de dahil bulunduğu diğer bazıları buna da muhâlefet etmişlerdir. (İbn-Hümâm, Fethu'l-Kadîr, II/8 vd. Kardâvî, I/391-399 Hülasa olarak İmamı azama göre: mahsülün içerisine sulama için harcanan yakıt masrafı ilave edilerek 20'de bir öşür verilir.Ancak işçiler ve yevmiyecilerin ücretleri, ekim ve kaldırım masrafları ve zahmetleri öşür içerisinden düşülmez ve öşrün oranını da etkilemez.Ancak tarla yağmur suyu ile sulanıyorsa o zaman öşür 10' bir olarak verilir.