Yalnızlığın yetim dili Ey yalnızlığın yetim dili ! Şükür… kaşlarının gönül bilir eğrisine… Yüz felcine çevirdin, su gibi gülüşlerimi, Odalara yağan yağmurları içirttin bana, Kehribardan nergise döndü bütün dünya. Ne olmuş ? begonya çiçeklerini öpmüşsek güya, Sen bütün acılarımın hesabını görüyorken Biri gelişin, cevapsız kalmış sorularda, Diğeri gidişin, kırılmış kirpik tufanlarında, İki ölümle besleniyor kalbim artık…. Kurtulan da mutsuz senden kurtulmayan da. ! M.Güneş Öksüz Ve Yetim Gönül bahçesinde bir tek sen açtın, Her mevsim kokunla mutluluk saçtın, Bende SEN, yalnız SEN aşkıma taçtın, Dünyamın derdine SEN, SEN ilaçtın, Gönül bahçesinde bir tek sen açtın.... Bende Aşk bilinen senin adındır; Herşeye tat veren senin tadındır.... Hayalin yanımda... yoldaşım oldun, Üşüdüm özlemim ateşim oldun, Mona Liza gibi karşımda durdun, Ben sustum, sen sustun... gözlerle sordun; Her bakış bir kurşun bin defa vurdun... Hoyrat bir rüzgarla savruldu aklım, Yerle bir edildi tac ile tahtım, Bir el tutup çekti karardı bahtım, Kahırla halime türküler yaktım, Gizli gizli sana her yönden baktım, Adını aklıma mıh gibi çaktım, Hoyrat bir rüzgarla savruldu aklım.... Dünya aynı dünya... mevsimler aynı, Geçmişten manzara.. resimler aynı, İnsanlar çoğaldı... isimler aynı, Ebatlar değişmiş... cisimler aynı, Yalnız ben eskisi gibi değilim, Şimdi ben zindana mahkum gibiyim... Şimdi ben sensizim... öksüz ve yetim, Hasretle yanmakmış aşka diyetim, Seninle olmaktı bütün niyetim, Mutlu olmak için yetmez gayretim Şimdi ben sensizim... öksüz ve yetim, Buruk Bakar Yetim Gönlün etrafı çevirmiş derin kapkara mezarlık Feryada koşan nedir bu sendeki acımasızlık Hiç mi kalmadı gönülde merhamet eden insanlık Buruk bakar yetim sahipsiz kalan eş biten umut Titremiyor yürek niyetler almış uçuruma koşuyor Zalim vicdansızın ekmeğine yağ sürmeye koşuyor Yıkılır yürekler yanar canlar nasıl nefretle coşuyor Buruk bakar yetim sahipsiz kalan eş biten umut Maziyi silen silik yarınsız karanlıkla nasıl mutlu olur Vatanın her taşında feryat yürek yakar bu nasıl insanlık Böylesine nefret kin bir gönülde nasıl bir yazgı olur Buruk bakar yetim sahipsiz kalan eş biten umut Kul Mehmet’im bu acıyı var mı açıklayan bir tercüman Etrafı nefretle nasıl kaplar kara kapkara bir duman Nasıl kırıldı böyle gönüller nefret eline düştü halimiz yaman Buruk bakar yetim sahipsiz kalan eş biten umut Mehmet Aluç-Kul Mehmet-