Ümmü Atıyye (r. anha)'nın hayatı hakkında bilgi Medineli olup, babası Haris’tir. Asıl ismi “Nesibe”dir. İslâm’la tanışıp Müslüman olması, hicretten önce gerçekleşmiştir.Allah Resûlü’nü görme ve ona kavuşup biat etme arzusu, diğer Medineliler gibi onun da en büyük arzusuydu. Nihayet beklenen misafir gelmiş ve onu bekleyenler akın akın huzuruna gitmeye başlamışlardı. Ümmü Atıyye de Resûlullah’a koşmuş ve biat etmişti.Yaptığı biat çizgisinden hiç ayrılmadan yaşamını idame ettirdi.Hatta herkes, onu dinî vecibelerine bağlılığı ve Resûlullah’a olan sadakati ile tanırdı. Bu sadakatinde öyle ileri gitmişti ki, savaşlarda dahi Allah Resûlü’nün yanından ayrılmıyordu. Tam yedi savaşa iştirak etti. O; savaş yerinde yemek pişiriyor, yaralıları tedavi edip onların bakımlarıyla ilgileniyor, su getiriyor, samimiyetle cihatta kendi üzerine düşen vazifeleri ifâ ediyordu.Resûlullah’ın kızı Hz. Zeynep vefat ettiği zaman, onu yıkamak için Resûlullah (aleyhisselâm); Ümmü Atıyye’yi görevlendirdi.Resûlullah (aleyhisselâm) Ümmü Atıyye’ye Hz. Zeynep’i üç defa yıkamalarını,şayet bir şey görülecek olursa yıkamayı beşe çıkarmalarını ve yıkamaya mevtanın sağ tarafından, abdest uzuvlarındanbaşlamalarını tavsiye buyurdu.Ümmü Atıyye (radıyallahu anhâ), imanda derinleşmiş, çok sabırlı ve metanetli bir hanımdı. Çünkü Resûlullah’tan sabrı ve sabredenlerin Allah katındaki ecrinin büyüklüğünü öğrenmişti. Kendi oğlu vefat ettiğinde bile sabretmesini bilmişti. Onun bu halini görenler, hayretle nasıl böyle olabildiğini sormuşlardı. O: “Resûlullah (aleyhisselâm),bizimle yaptığı biatte, ölünün arkasından feryat ederek ağlama hususunda bizden söz aldı. Ve bir kadının kocasından başkası için, üç günden fazla matem tutmasına müsaade etmedi.” dedi.Resûlullah’ın ilim meclislerine devam eden bu hanım sahabî,Resûlulah’tan 40 hadis rivayet etmiştir.