Soru Üç aylarda başlangıcı oruç niyeti nasıl getirilir?

Konusu 'Dini Sorular Ve Cevapları' forumundadır ve saadet tarafından 20 Şubat 2019 başlatılmıştır.

  1. saadet

    saadet Moderatör Admin

    Üç aylarda başlangıcı oruç niyeti nasıl getirilir.

    Üç aylarda başlangıcı oruç niyeti nasıl getirilir


    Mübarek Ramazan Ayı, kulun Rabbine iltica ederek, günahlarının bağışlanması için hayat yoluna yerleştirilmiş fırsat ve hazinelerle doludur. Bu bizzat Kur'an-ı Kerim'de Bakara, 2/183 ayette “Ey iman edenler! Allah'a karşı gelmekten sakınmanız için oruç, sizden öncekilere farz kılındığı gibi, size de farz kılındı...” şeklinde ifade edilmektedir. Oruc ibadeti kanaatkarlığımızı güçlendirir. Açlık çeken insan yoksulun, muhtacın durumunu anlar ve kanaat etmenin önemini daha iyi kavrar. Artık israf edemez olur. Hz. Muhammed (s.a.v) "Kanaat bitmeyen bir hazinedir (Beyhakî, "Zühd", 2/88)" sözü, müminin kulaklarında yankılanır. Nimetin eskisinden daha çok kadrini bilen insan, Allah'a olan şükrünü artırır. Hırsın mahrumiyete, kanaatin rahmete vesile olduğunu anlar. Efendimiz "iktisat eden geçim sıkıntısı çekmez" (Ibn Ebi Şeybe, el-Musannef, 5/331) müjdesi hayatında tezahür etmeye başlar.

    Oruç niyeti nasıl edilir

    Oruc ibadeti, kişiye iftar ve sahur ile, kılınan teravih namazlarıyla, diğer ibadetlerle hayata çekidüzen verme imkânı sağlar. İnsan Kur'an üzerinde daha fazla düşünme imkânı yakalar. Ramazan şerif getirdiği bereketle insan, Kur'an'dan daha çok haz alır, onu daha derinden ve bilinçle dinleyip anlama imkânını elde eder.

    Kalben niyet edilirken dille tasdik etmek menduptur. "Niyet ettim Allah rızası için bugünkü Ramazan orucunu tutmaya" şeklinde yapılan niyet en efdal olan niyettir. Herhangi bir oruç için niyet ederken gün belirlemeden yani "Bugünkü orucu tutmaya" derken bugün kelimesini kullanmadan edilen niyetlerde caizdir.


    Niyet bütün ibadetlerde temel şarttır. Niyet edilmeden yapılan hiçbir ibadet geçerli değildir. Zira ibadet, kulun
    Cenab-ı Allah (c.c.) emri ile sırf O’nun rızasını kazanmak için kendi irade ve bilinci ile yaptığı ameldir. İrade ve bilinç ise niyetsiz gerçekleşemez. Orucun esasını oluşturan, “günün belli süresince yeme, içme ve cinsel ilişkiden uzak durmak” işini âdet ya da perhizden ayıran şey niyettir.

    Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v) “Ameller niyetlere göre değerlendirilir. Herkes için ancak niyet ettiği şey vardır” buyurmuştur. (Buhârî, “Bed’ülVahy”,1)

    Ramazan şerif aynda ve diğer zamanlarda tutulan her oruç için ayrı ayrı niyet etmek gerekiyor. Zira her gün tutulan oruç müstakil bir ibadettir.


    “Vaktinde tutulan Ramazan orucu” ve “günü belirlenmiş nezir orucu” ile “mutlak nafile oruçlar” için, bunların ne orucu olduğunu belirtmeksizin mutlak olarak oruca niyet etmek yeterlidir. Örneğin, Ramazan orucu tutacak olan bir kimse, “Allah için oruç tutmaya niyet ettim” demekle veya içinden geçirmekle niyet etmiş olur. Diğer oruçlar da böyledir.

    Şafi mezhebine göre oruca niyet nasıl yapılır:

    Şafi mezhebine göre, böyle niyet ancak, nafile oruçlar için geçerli olur. Farz (ve vacip) oruçlara niyet ederken, orucun hangi oruç olduğunu belirlemek gerekir. Mesela Ramazan orucuna niyet ettim” yahut “kazaya kalan falan orucuma niyet ettim”, “adadığım orucu tutmaya niyet ettim”, ”kefaret orucumu tutmaya niyet ettim” şeklinde, tutulacak orucu açıkça belirtmek gerekiyor.