Teşehhudden sonra okunacak dua Bil ki, son teşehhüdden sonra dua etmek ihtilafsız olarak meşrudur. Abdullah ibn-i Mes'ud radıyallahu anh'den rivayetimize göre, "Rasulüllah sallallahu aleyhi ve sellem, onlara teşehhüdü öğretti ve sonuna gelince, "Sonra istediği duayı okur." dedi.('77> Buharî'nin rivayetine göre, "Hoşuna giden duayı okur." Müslim'in birkaç rivayetine göre ise, "Sonra istekler içinde dilediğini seçsin." Bil ki bu dua vacib değil, müstehabdır. İmam olmayanın uzatması da müstehabdır ve dünya ve ahiret işleri ile ilgili istediği şeyler için dua edebilir. Peygamberlerden rivayet edilen (me'sûr) dualarla dua edebildiği gibi kendi bulduğu dualarla da dua edebilir. Fakat me'sûr olan dualar daha faziletlidir. Me'sûr duaların da buraya mahsus olanı ve genel olan kısımları vardır. En faziletlisi burası için varid olanlardır. Bu yerde okunmak üzere çok dualar sabit olmuştur. Ebu Hüreyre radıyallahu anh'den rivayetimize göre, Rasulüllah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: "Biriniz son teşehhüdü bitirdikten sonra (şu) dört şeyden Allah'a sığınsın: Cehennem azabından, kabir azabından, hayat ve ölüm fitnelerinden ve Mesih Dec-cal'in şerrinden."*179) Müslim bunu çok yollardan rivayet etti. Bu rivayetlerin birine göre hadis şöyledir: "Biriniz teşehhüdü okuduğu zaman, dört şeyden Allah'a sığınsın ve şöyle desin: Ümmi, okuması ve yazması olmayan demektir. Bu. peygamberimiz için bir şeref Unvanıdır. Zira, onun böyle olması vahye mazhar olduğuna kuvvetli bir delildir. Allahümme innî eûzü bike min azâbi cehenneme ve min azabil kabri ve min fitnetil mahya vel memâti ve min şerri fitnetil mesîhıd-deccâl. "[Allahım! Cehennem azabından, kabir azabından, hayat ve ölümün fitnelerinden ve Mesih Deccal fitnesinin şerrinden sana sığınırım.]" Aişe radıyallahu anha'dan rivayetimize göre, "Rasulüllah sallallahu aleyhi ve sellem, namazda şöyle dua ederdi: Allahümme innî eûzü bike min azabil kabri ve eûzü bike min fitnetil mesîhıddeccâli ve eûzü bike min fitnetil mahya vel memâti, Allahümme innî eûzü bike minel me'semi vel mağrem. "(Allahım! Kabir azabından sana sığınırım. Mesih Deccal'in fitnesinden sana sığınırım. Hayat ve ölümün fitnelerinden sana sığınırım. Allahım! Günah işlemekten ve borç altında kalmaktan sana sığını rım.]"080) Ali radıyallahu anh'den rivayetimize göre şöyle dedi: "Rasulüllah sallallahu aleyhi ve sellem'in namaz kıldığı zaman teşehhüd ile selam arasında söylediği son sözlerinden birisi şudur: Ailahümmağfirlî mâ kaddemtü vemâ ahhartü vemâ esrartü vemâ a'lentü vemâ esraftü vemâ ente a'lemü bihi minnî entel mukaddimü ve entel muahhirü lâ ilahe illa ente. "(Allahım! Evvel işlediğim, sonra işlediğim, gizli ve açık işlediğim, israf ettiğim ve senin benden daha iyi bildiğin günahlarımı affet. Önde sen ve sonda sensin. Senden başka ilah yoktur.]"(181) Abdullah ibn-i Amr ibn-il As yoluyla Ebu Bekir es-Sıddıyk radıyallahu anhüm'den rivayetimize göre: "Kendisi, Rasulüllah sallallahu aleyhi ve sellem'e: - Bana namazda okuyacağım bir dua öğret, dedi. Rasulüllah sallallahu aleyhi ve sellem: - Şöyle söyle buyurdu: Allahümme innî zalemtü nefsî zulmen kesiran velâ yağfiruz zünû-be illâ ent. Fağfirlî mağfiraten min ındike verhamnî inneke entel ğa-furur rahıym. "(Allahım! Ben kendime çok zulmettim ve ancak sen günahları bağışlarsın. Kendi tarafından beni affet ve bana merhamet et. Şüphesiz ki sen affedici ve merhamet sahibisin.]"('82) Ebu Salih Zekvan yoluyla Rasulüllah sallallahu aleyhi ve sellem'in bazı ashabından rivayetimize göre, "Rasulüllah sallallahu aleyhi ve sellem, bir adama: - Namazda ne dersin? dedi. Adam: - -Teşehhüd okurum ve: Allahümme innî es'elükel cennete ve eûzü bike minennâr. [Allahım! Senden cenneti isterim ve atşeten sana sığınırım.] derim. Ben senin ve Muaz'ın uğultularınızı yapamıyorum, dedi. Rasulüllah sallallahu aleyhi ve sellem: - Fakat cennet ve cehennem etrafında uğultular vardır, buyurdu.'C») Buradaki uğultudan maksad, manası anlaşılmayan veya sesi duyulmayan söz demektir. Rasulüllah sallallahu aleyhi ve sellem'in ve Muaz radıyallahu anh'in uğultusundan bu nevi dua kasdedilmiştir. Cennet ve cehennem etrafındaki uğultulardan maksad ise, cenneti istemek ve cehennemden sakınmak için yapılan dualardır. Allah daha iyi bilir. Her yerde müstehab olan dualardan bir tanesi şudur: Allahümme innî es'elükel afve vel afiyete, Allahümme innî es'elükel hüdâ vettukâ vel ıfâfe velğınâ. "(Allahım! Senden af ve afiyet isterin». Allahım! senden hidayet, takva, iffet ve zenginlik isterim.]" Allah daha iyi bilir.