Telkin nedir nasıl yapılır? Telkin, cenaze defnedildikten, Kur'an okunduktan ve herkes dağılıp gittikten sonra salih bir kimse tarafından, ölünün baş tarafında ve yüzü hizasında durup, ona kabirde sorguya çekileceği bazı sorular hakkında hatırlatmalarda bulunmak demektir. İmam Nevevi, el-Ezkar adlı eserinde, ölen kişiye definden sonra telkin yapılmasının müstehap oldulduğunu ve bunu pek çok alimin tasvip ettiğini beyan etmektir. Telkin nedir nasıl yapılır? Yahya b. Kesir'in (rahmetullahi aleyh), Said b. Abdullah el-Evdi'den (radıyallahu anha) aktardığına göre, o şöyle anlatmıştır: Ebu Ümame'yi ( radıyallahu anh) vefat hastalığında iken görmüştüm. Şöyle diyordu: Vefat ettiğim zaman bana Resulullah'ın ölenlerimize yapılmasını tavsiye ettiği şekilde muamelede bulununuz. Zira Resul-i Ekrem (sallalahu aleyhi vesellem) şöyle yapılmasını tavsiye buyurmuştu: "Sizin din kardeşlerinizden bir ölüp de kabrini toprakla düzeldiğiniz zaman, içinizden biriniz onun mezarının başında durup şöyle desin: 'Ey felan oğlu filan!' Ölü işitir fakat cevap veremez. Sonra tekrar şöyle desin: 'Ey felan oğlu filan!' Ölü, 'Bizi işrad ettin, Allah'ın rahmeti üzerine olsun' der, fakat siz duyamazsınız. Sonra şöyle desin: 'Ey Allah'ın kulu, bu dünyayı terkederken üzerinde bulunduğun ahdi hatırla: Allah'tan başka ilah olmadığına ve Muhammed'in (sallalahu aleyhi vesellem) Onun Resulü olduğuna şahadet ettin. Allah'ı Rabb'in . İslam'ı dinin, Muhammed'i (sallalahu aleyhi vesellem) peygamberin, Kur'an'ı rehberin, Kabe'yi kıblen olarak kabul ettin....' Bunun üzerine münker ve nekir el ele tutuşup biri diğerine, ' Haydi gidelim. Böyle cevabı telkin edilenin yanında ne yapalım'der." (Taberani, el-Mu'cemü'l-Kebir, nr. 7979.) İmam Nevevi (rahmetullahi aleyh) kabirdeki kişiye telkin verirken, onu annesine veya babasına nisbet etmenin aynı şey olduğunu söylemektedir. Mesela telkin veren kişi, defnedilen kişinin adı Mehmet, babasının adı Ahmet ve annesinin adı da Ayşe olduğu farzedildiğinde dilerse, "Ey Ahmet oğlu Mehmet!" diye seslenebileceği gibi, dilerse de, "Ey Ayşe oğlu Mehmet!" diyede seslenebilir. Dilerse telkin cümlelerine şu cümleler de ilave edilebilir: "Şunu bil ki burası senin dünyada uğrayacağın duraklardan sonu, ancak ahiretteki duraklardan ilkidir. Fani olan dünyadan ayrılıp ebedi olan ahirete göç ettin. Birazdan senin yanına iki melek gelecek. Adları münker ve nekirdir. Gözleri mavi, yüzleri siyahtır ancak onlar gayet şefkatli ve merhametlidir. Sakın onlardan korkma ve üzülme. Çünkü bu iki melek, Rahman olan Allah Teala tarafından vazifelendirilmiş ve Allah'ın kendilerine tevdi ettiği emrin dışına kesinlikle çıkmayan iki melektir. Birazdan senin baş ucuna gelip, 'Rabbin kim? Peygamberin kim? Dinin ne? Önderin, rehberin, imamın, mürşidin kim? Kıblen neresi? Din kardeşlerin kimlerdir? diye sorular soracaklardır. Sende onlara karşı gayet açık, seçik ve fasih bir dille şöyle cevap ver: Rabbim Allah, Peygamberim Hz. Muhammed'ir (sallalahu aleyhi vesellem). Dinim İslam, imamım / mürşidim falancadır. Kıblem Kabe, din kardeşlerim de müslüman erkek ve kadınlardır.