Sıhhat orucu günümüz doktorlarının sağlık açısından uyguladıkları bir metottur. İslam dininde böyle bir oruç bulunmamaktadır. Eğer bu uygulama sağlığa zarar vermiyor ve günlerce aç kalmak suretinde yapılmıyorsa tatbikinde bir sakınca yoktur denilebilir. Fakat ibadet maksadı ile yapılamaz. İslamda olduğu şekliyle oruç tutmak da sıhhate vesiledir. Ancak ibadetler Cenab-ı Hakkın rızasını kazanmak için yapılmalıdır. Dünyevi neticeler için yapmak, ibadetin makbuliyetine zarar getirir. Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v) iftar etmeden birkaç gün boyunca oruç tutmayı (mesela 48 saatten 72 saate kadar süren savm-i visali) veya senenin bütün günleri kendini yemek ve içmekten mahrum bırakarak kesintisiz bir oruç tutmaya girişmeyi yasaklamıştır. Geceleyin orucu bozmayıp iki gün birbirine bitişik olarak oruç tutulması mekruhtur. Buna "Savm-i Visal" denilir. Savm-i visal orucu ile ilgili dört mezhebin görüşleri şöyledir: Hanefilere göre: Aralıksız olarak her gün oruç tutmak, bedeni zayıf düşüreceğinden dolayı, tenzihen mekruhtur. Visal orucu da bu hükme tabidir. Malikilere göre: Visal orucu haramdır. Visal orucu, iftar etmeksizin geceyle gündüzü birbirine eklemektir. Şafiilere göre: Bütün zaman boyunca oruç tutmak mekruhtur. Hanbelilere göre: Visal orucu mekruhtur. (Dört Mezhebe Göre İslam Fıkhı, A. Ceziri) Peygamber Efendimiz (s.a.v) bir günün orucunu diğer günün orucuna eklemeyi nehyetmiştir Yüce Allah'ın: "Sonra orucu geceye kadar imsak ederek tamamlayınız…" (Bakara, 187) kavlinden ötürü, geceleyin oruç yoktur diyen kimse; Allah Rasulü (s.a.v) ümmetine bir rahmet olmak ve bedenlerinin kuvvetini baki kılıp korumak için visal orucu tutmaktan nehyetti. (Buhari) "Sizler, orucunuzu öbürüsüne eklemeyiniz. Hanginiz bir günün orucunu diğer günün orucuna eklemek isterse, nihayet sahur vaktine kadar ulaştırsın." Peygamber (s.a.v) sahabilerine iki kere: "Sizleri, orucunuzu öbür günün orucuna eklemekten nehyediyorum" buyurdu. Kendisine: Sen orucunu öbür, günün orucuna ekliyorsun, denildi. Peygamber Efendimiz (s.a.v): "Ben, Rabb'im beni doyurur ve sular hâlde gecelerim. Bunun için sizler amellerden (ibadetlerden) gücünüzün yeteceği mikdam-ı muhabbet eyleyin (üzerinize alın)." buyurdu. (Buhari) Ebu Hureyre (ra) şöyle demiştir: Resulallah (s.a.v) oruçta birbirine eklemekten nehyetmişti. Müslümanlardan bir kimse Resulallah'a hitaben: Ya Resulallah! Sen bir günün orucunu, öbür günün orucuna ekliyorsun! dedi. Bunun üzerine Resulallah: "Sizin hanginiz benim gibidir? Ben, Rabb'im beni doyurur ve sular bir halde gecelerim" buyurdu. Fakat sahabiler bir günün orucunu diğer günün orucuna ekle¬mekten vazgeçmekten (yine) çekindiklerinde, Resulallah oruçlarını bir gün, sonra bir gün daha (arka arkaya iki gün) birbirine ekletti. Sonra (üçüncü günü) hilâli gördüler. Bunun üzerine Resulallah orucu birbirine eklemekten vazgeçmek istemeyenleri cezalandırma yapar gibi: "Eğer hilal (bir ay) geri kalsaydı, eklemeyi sizin için (bir i'tibar olsun diye) o kadar artırırdım" buyurdu. (Buhari)
