Şehadet Kelimesinin Karşılığı

Konusu 'Dini bilgiler' forumundadır ve Lasey tarafından 1 Şubat 2019 başlatılmıştır.

  1. Lasey

    Lasey Admin

    Şehadet Kelimesinin Karşılığı

    keime-i-sahadet-anlami.
    kelime-i şehadet anlamı ve önemi, kelime i şehadet arapça, Kelime-i Şehadet, şehadet kelimesinin anlamı nedir


    Efendimiz şöyle buyurdu: Cennette bir memleket gördüm. İçerisinde yüzbinlerce şehir vardı. Her şehirde de yüzbinlerce saray ve her sarayda da yüzbinlerde oda bulunuyor Her bir odada döşekler, her döşekte de oturur halde hurier ver. Her huri, nurdan elbiselr giyinmiş, başlarında ise nurdan taçları vardır. Şayet onlardan biri, bu dünyaya bir kez baksa güneşin ve ayın parlaklığı kaybolur. Denizlere tükürüklerinden bir damla düşse acı sular tatlılardı. Ben onları görünce, hayretle,

    muminun-23-14.

    “Yapıp yaratanların en güzeli olan Allah pek yücedir” (Mü’minun 23/14)

    “Acaba bunlar hangi peygamberler içindir? dedim.
    Hak Sübhanallahi ve Teala şöyle buyurdu: Ey Habibim! Daha bunlar gibi yüz binlercesi, müminler için hazırlanmıştır. Her kim,

    اَﺷْﻬَﺪُ اَنْ ﻟَﺎٓ اِﻟٰﻪَ اِﻟَّﺎ اﻟﻠّٰﻪُ وَاَﺷْﻬَﺪُ اَنَّ ﻣُﺤَﻤَّﺪًا ﻋَﺒْﺪُهُ وَرَﺳُﻮﻟُﻪُ
    “Eşhedü en la ilahe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abdühû ve resûlüh” derse bu nimetlere nail olur.

    Nakledildiğine göre Seyyidü’l-mürselin Efendimiz arşa varınca, sağ elini sol elinin üzerine bağlayarak Allah’tan dilekte bulundu.
    Halk Teala, “Ey Habibim! Dile benden ne dilersen! benden istediğin nedir?” buyurdu.

    Peygamber Efendimiz, “Ey Rabbim! senden ümmetime yakınlık isterim” buyurdu.
    Cenab-ı Hak, “İzzetim ve cemalim hakkı için, ümmetine yakın olmayı ben de isterim. Kafirleri cennete koymayacağım. Rahmetimi ve nimetlerimi müminler için hazırladım. Kim benim rızamı isterse dilini benim zikrimle meşgul etsin, bedeniyle bana ibadet etsin. Kulumun bana muhabbetinin alameti, benim sözümden başka söz işitmemesi, gönlünde benim sevgimden başka sevgi bulundurmamasıdır. Elinde (dilinde) tekbir, ayağında kıyam, gözünde yaş olsun. Eğer böyle olurlarsa onlara bütün alemlerden daha yakın olurum” buyurdu.

    Resul-i ekrem efendimiz sallallahu aleyhi vesselam, “Ey Rabbim! Ümmetim aciz ve zayıf kimselerdir, onlar bir şey yapamaz ver, Kerem ve lütüf ancak sendendir” dedi.

    Allah Teala, “Ey Habibim! Ben ‘erhamü’r-rahimin’ (merhametlilerin en merhametlisi) olan hükümdarım. Kimsenin ibadetinin bana faydası dokunmaz, isyan edenlerin isyanlarından da bana bir zarar erişmez. Ey Habibim!

    اَﺷْﻬَﺪُ اَنْ ﻟَﺎٓ اِﻟٰﻪَ اِﻟَّﺎ اﻟﻠّٰﻪُ وَاَﺷْﻬَﺪُ اَنَّ ﻣُﺤَﻤَّﺪًا ﻋَﺒْﺪُهُ وَرَﺳُﻮﻟُﻪُ
    “Eşhedü en la ilahe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abdühû ve resûlüh” diyen kişileri müjdele. Kim bunu derse rahmetimi ona bahşederim, rızam onun elbisesidir. Benim nimetlerim ve cemalim ebediyen onunladır” buyurdu.

    Fahr-i alem efendimiz, “işte şimdi huzura kavuştum ve müsterih oldum. Gönlüm şimdi karar tutup razı oldu ey Rabbim” dedi.

    Hak Teala şöyle buyurdu:

    وَلَسَوْفَ يُعْطِيكَ رَبُّكَ فَتَرْضَى
    “Pek yakında Rabb’in sana verecek de hoşnut olacaksın” (Duha 93/5).

    Nakledildiğine göre Mi’rac gecesi Hak Teala şöyle buyurdu:
    Ey Habibim! Sen bana bütün peygamberlerden daha sevgilisin. Ümmetin de Benim katımda diğer ümmetlerden üstündür. Bundan dolayı, ibadetlerin tamamını bir ibadette topladım, adını “namaz” koydum ve onu ümmetine ibadet tayin ettim. Kim benim için namaz kılarsa bütün ibadetlerle bana kullukta bulunmuş olur.