Hz. Safvan Bin Muattal Ebu Amr olarak da tanılan Safran b. Muattal (ra), Adnani Araplarından Mudar soyunun Kays-ı Aylan koluna bağlı Süleym kabilesine mensuptur. Hicretin 5. yılında gerçekleşen Müreysi (Mustalikoğulları) Gavzesinden önce Müslüman oldu. Daha sonra düzenlenen bütün askeri faaliyetlere iştirak etti. Hz. Peygamber (s.a.v) onu ordusunun artçı birlikleri arasında görevlendirmiş, ordugahın geride kalan mallarını toplamakla sorumlu tutmuştur. Onun siyer veİslam tarihi kaynaklarında ilk kez adının geçmesi de bu görevleri sebebiyle olmuştur. Bu olay İslam tarihinde İfk hadisesi olarak zikredilir. Olayda adı geçenlerden biri Hz. Aişe (rah), diğerleride Safvan b. Muattal'dır (ra). Hz. Peygamber (s.a.v) Mustalikoğulları (Müreysi) seferine giderken yanında eşi Hz. Aişe'yi (rah) de yanında götürmüştü. Savaş tamamlandıktan sonra ordunun dönüşü esnasındaki öola yerinde kaybettiği gerdanlığını aramak amacıyla devenin üzerinde bulunan tahtırevanı terk eden Hz. Aişe (rah), döndüğünde Müslüman askerlerin bölgeyi terk ettiklerini anlayınca onların kenisini bulmak için geri döneceklerini ümit ederek orada beklemeye başladı. Bu esnada Safvan b. Muattal (ra) görevi icabı ordudan arta kalan eşyalatı toplamak amacıyla kamp yerine geldiğinde, Hz. Aişe'yi (rah) tek başına beklerken buldu. Daha sonra onu kendi devesine bindirerek Hz. Peygamber'e (s.a.v) ulaştırdı. Başlangıçta kimsenin dikkatini çekmeyen bu olay, Medine'de Abdullah b. Übey gibi münafıkların dedikodusu sebebiyle Hz. Aişe (rah) ve Safvan'ın (ra) iffeti üzerinden bir iftira faaliyetine dönüştü. Gerek Hz. Aişe'ye (rah), gerekse Hz. Peygamber'e (s.a.v) manevi sıkıntı çektiren, olaydaadı geçmesi sebebiyle Safvan'ı (ra) çok zordurumda bırakan iftira hadisesi, Hz. Aişe'nin (rah) iffetini tescil eden Nur suresi 11-19 ayetleri ile açıklığa kavuşturulunca tarafların açık iftiraya uğradıkları ortaya konmuş oldu. Safvan b. Muttal'ın (ra) Hicretin 19. yılında Ermeniye savaşı esnasında değil, Cezire eyaletinde Sümeysat (samsat) veya yine buraya çok yakın bir yerleşim birimi olan Şimsat denilen yerde ve Muaviye'nin (ra) halifeliğinin sonlarına doğru (hicretin 50'li yıllarının sonu) doğru vefat etiği ve kabirlerinin de bu bölgede olduğu görüşü açıklık kazanır. Anlaşıldığı kadarıyla hayatının sonuna doğru Muaviye'nin (ra) halifeliği döneminde Safvan b. Muattal (ra) meydana gelen birçarpışma esnasında aldığı yaradan dolayı şehiden vefat etmiş ve Sümeysat'ta (Samsat) defnedilmiştir. Günümüzde de onun kabri bölgenin önemli manevi merkezlerinden biri olarak yoğun birşekilde ziyaret edilmektedir.