Hayatımızda Sabrın Önemi Yüce Allah’ın hiçbir işi tesadüf değildir, gözümüzün gördüğü ve görmediği, aklımızın erdiği ve ermediği her şey bir hesap ve intizam(düzen) üzerinedir. O sebeple insan bu hayatta her şeye hazır olmalıdır vekâinata hep ibret nazarı ile bakmalıdır. İyi-kötü Cenab-ı Hakk’ın dünyada yarattığı her şey bir şeyin vesilesi durumundadır çünkü. Biz insanlar Allah'ın önümüze çıkardığı vesileleri anlayıp hazır olduğumuzda rızaya uygun hareket etmiş oluruz; Cenab-ı Allah'ın sevgisini kazanan kulları arasında yerimizi alırız. Peki nedir o (imkân) vesileler ve onlara nasıl hazırlıklı olunur? Önümüze çıkan vesileler kimi zaman musibetler ve sıkıntılar dır kimi zaman da bereket ve refahtır. İnsan olumsuz şeyler kadar güzel şeylerlede imtihana tabi tutulur. İnsan önüne çıkan imkânları en güzel şekilde değerlendirdiğinde yani zorluklara sabredip, nimetlere şükrettiğinde Rabbi’nin rızasını kazananlar arasında yer alır. Rasulullah Efendimiz(s.a.v) bu hususta “Mü'minin durumu gıpta etmeye, hayran olmaya değer. Çünkü her hali kendisi için bir hayır sebebidir. Böylesi bir özellik sadece müminde vardır: Sevinecek olsa şükreder; bu onun için bir hayır olur. Başına bir bela gelecek olsa sabreder; buda onun için bir hayır olur” (Müslim) diyerek ümmetini müjdelemiştir.