Ramazan orucunun önemi kısaca Oruç, başkalarına gösteriş yapma, göz ucuyla da olsa etrafı kollayıp ona göre tavır alma hastalığının en az olduğu ibadettir. Çünkü orucun dışardan görülebilen açık bir belirtisi yoktur. İnsan sadece Allah için yemeyi, içmeyi ve diğer oruç yasaklarını terk etmiştir. Bu sebeple mükâfatı da özeldir. Efendimiz s.a.v. şöyle buyurmuştur: “Aziz ve celil olan Allah buyurdu ki: insanın oruç dışında her ameli kendisi içindir. Oruç ise benim içindir, mükafatını da ben vereceğim.” Oruç kalkandır. Biriniz oruç tuttuğu gün kötü söz söylemesin ve kavga etmesin. Şayet biri kendisine söver ya da çatarsa: ben oruçluyum desin. Muhammed’in canı kudret elinde olan Allah’a yemin ederim ki, oruçlunun ağız kokusu Allah katında misk kokusundan daha güzeldir. Oruçlunun rahatlayacağı İki sevinç anı vardır: birisi, iftar ettiği zaman, diğeri de orucunun sevabıyla Rabbine kavuştuğu andır. (Buhari, Savm 9; müslim, Siyam 163). Oruç tutan kimse eline, diline hakim olup niyetini de güzel yaptıktan sonra onun kısaca bütün fiilleri ibadet olur. Efendimiz s.a.v. şöyle buyurmuştur: Oruçlunun uykusu ibadettir, Suskunluğu tesbihtir, amelleri katlanır, duası Müstecaptır, günahları bağışlanır. ( Kenzü’l-ummal Beyhâkiden, ve Deylemi’den). Efendimiz s.a.v. ramazan ayı ile ilgili şöyle buyurdu: Ramazan ayinin ilk gecesi girince şeytan ve cinlerin şerli olanları zincire vurulur, cehennem kapıları kapatılır ve hiçbiri açılmaz. Cennetin kapıları açılır, hiçbiri kapanmaz ve bir seslenen şöyle haykırır: Ey hatır isteyen, ibadet ve kulluğa gel! Ey şer dileyen, günahlarından vazgeç.! Allah’ın ateşten azat ettiği kimseler vardır ve ramazan boyunca bu iş için her gece yapılır. (Müslim, Sıyam, 1; İbn Mace, Sıyam, Tırmızi,Savm, 1)