Peygamberimiz Döneminde Teravih Namazı

Konusu 'Oruç tutmak' forumundadır ve Lasey tarafından 29 Ocak 2016 başlatılmıştır.

  1. Lasey

    Lasey Admin

    Ramazan-ı şerif ayına mahsus olan teravih namazı bir gece namazıdır. Peygamber (s.a.v.) Efendimiz tarafından bu gece ibadetine “Kıyam-ı Ramazan: Ramazan namazı” unvanı verilmiştir.

    Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v.) bu namazın her dört rek’atinde bir müddet istirahat buyurduklarından “Teravih namazı” denilmiştir.

    Teravih namazının 20 rek’at olarak cemaatle kılınması ve hatimle kılınmasının sünnet olması gibi özellikleri vardır.

    Teravih namazını kılmak imandan bir şube olduğundan İmam-ı A‘zam Ebu Hanife (rahmetullahi aleyh) : “Teravih namazı, sünnet-i müekkededir” buyurmuştur.

    Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v.), Ramazan yani Teravih namazını birkaç gece müstesna olmak üzere tek başına kılmağa devam buyurmuşlar, ashabını da, “Her kim Ramazanda teravih namazının hak olduğuna inanarak ve riya karıştırmayarak Allah rızası için kılarsa onun geçmiş günahları bağışlanır.” buyurarak teşvik etmişlerdir.

    Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v.), Ramazan’da mescid-i saadette itikaf için hasırdan bir hücre yaptırmışlardı. Ramazan-ı şerifin son on gününde birkaç gece buradan çıkıp cemaatle hem farz ve hem de teravih namazı kıldırmıştı. Nihayet cemaatin çoğaldığını görünce bir gece, yalnız yatsı namazını kıldırıp odasına çekilmiş, teravih için çıkmamıştı. Efendimiz Hz. Muhammed'in (s.a.v.) hücresinden çıkması için bazı ashab öksürmeğe başladı. Resul-i Ekrem çıktı ve:

    “Cemaatle teravih namazı kılmak mevzusunda sizde gördüğüm bu arzu ve iştiyak daimidir. Lakin böyle cemaat halinde bu ibadete devam ederken teravihin farz kılınmasından ve farz kılındıktan sonra hepinizin cemaatle kılamamanızdan korkarım...” buyurmuşlardır.

    Teravih namazı Hazret-i Ömer zamanından itibaren (artık farz olma ihtimali kalmadığından) Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v.) ilk zaman kıldırdığı gibi tekrar cemaatle kılınmaya başlandı.