Peygamber Efendimiz’in (s.a.v) Tevazusu

Konusu 'Peygamber Efendimizin sünnetleri' forumundadır ve Lasey tarafından 10 Aralık 2018 başlatılmıştır.

  1. Lasey

    Lasey Admin

    Peygamber Efendimiz’in (s.a.v) Tevazusu

    Peygamber-Efendimizin-s.a.v-Tevazusu.


    Peygamber Efendimizin (s.a.v) TevazusuÇocukluğundan itibaren kendisini peygamberin hizmetine adamış olan Hz. Enes, Allah’ın elçisinin mütevazi oluşunu şöyle bildirir:

    “Resulullah (s.a.v) Allah’ı (c.c) çok zikreder, boş söz konuşmazdı. Yün kumaştan elbise giyer, merkebe binerdi. Hastaları ziyaret ederdi. Köle olan biri davet etse, davet edildiği için giderdi.”

    İbn Abbas da (r.a) bu konuda şöyle der:

    “Medine’nin çevresinde oturan bir kişi, bir gece yarısı, Resulullah (s.a.v) arpa ekmeğine dahi davet davet etse, Peygamberimiz (s.a.v) bu daveti kabul ederdi.”

    Hz. Abbas (r.a) bir anısını şöyle anlatır:

    – Bir gün kendisine, “Ya Resulallah! İnsanlarla otururken, onların seni rahatsız ettiklerini ve tozun toprağın içinde kaldığını görüyorum. İzin versen de sana bir çardak yapsam, orada müslümanların dertlerini dinlesen” diye teklifte bulundum.

    Allah’ın elçisi bana,

    “Allah (c.c), ruhumu teslim alıncaya kadar ben onların ökçelerime basmalarına da hırkamı çekiştirmelerine de katlanacağım” diye buyurdu.

    Hz. Aişe’ye, “Resulullah (s.a.v.) evde iş yapar mıydı? diye soruldu. Allah’ın elçisinin eşi,

    “Resulullah da bir insandı. Elbisesini temizler, ayakkabısını tamir ederdi. Koyununu sağar ve kendi işlerini kendisi görürdü” diye cevapladı.

    Bir gün, bir adam Allah’ın elçisinin huzuruna gelince titremeye başladı. Onun titrediğini gören Peygamberimiz,

    – Titremeni gerektirecek bir neden yok. Ben, bir hükümdar değilim. Ben, Kureyş kabilesinden kurumuş et yiyen bir kadının oğluyum, diye buyurmuştur.