Orucun Amaçları Ve Fonksiyonları Günümüz dünyasının en büyük problemlerinden olan dünya kaynaklarının paylaşımındaki eşitsizlik dünyanın her yerini etkileyecek şekilde sosyal, siyasal, ekonomik ve psikolojik bir çok alanda onulması güç sorunlara yol açmaktadır. Dünyanın bir yarısında milyarlarca insan ölümle yüz yüze gelecek kadar ciddi açlık, susuzluk ve buna bağlı hastalıklarla boğuşurken diğer yarısında da milyarlarca insan çok yemeye bağlı sağlık problemleri yaşıyorlar. Basın yayın organlarında ülkelerin ve kıtaların varlık ve yokluklarıyla alakalı yayınlanan karşılaştırmalı haberler sorun olarak gördüğümüz gerçekleri birer insanlık dramı haline getiriyor. Bu noktada yaklaşan Ramazan ayının hediyesi olarak gelen oruç ibadetinin insanlığa vereceği çok önemli dersler, kazandıracağı çok kıymetli alışkanlıklar bulunmaktadır. Psikolojik açıdan bakıldığında oruç, kişiliği güçlendirme anlamında her birey için kıymetli bir öğretmendir. Oruç sayesinde birey arzularını dizginlemesini, iradesinin dizginlerini eline almasını, insiyakî davranışlarını kontrol altına almayı, iyilik yapmaya olan yönelimini güçlendirmeyi, çatışmalardan kaçınmayı, aceleci ve kırıcı davranmaktan uzak durmayı öğrenir. Orucun, sabır, şükür, nefs terbiyesi gibi amaçları vardır. Orucun Amacı Nedir? Müslümanlarda Ramazan, Hıristiyanlarda Lend, Yahudilerde Yom Kippur, Hindularda Ekadasi gibi dünya üzerindeki din ve inanışların tamamına yakınının vücudu ve ruhu temizleme amaçlı olarak orucu inananlarına emretmesi, bilim adamlarının geçmişten günümüze orucu hastalıklardan tedavi amaçlı bir araç olarak yüz yıllar boyunca kullanmaları günümüz problemlerine gerçekçi bir çözüm olarak orucu gündemimize almayı gerekli kılmaktadır. Psikolojik fonksiyonları açıdan bakıldığında oruç, kişiliği güçlendirme anlamında her birey için değerli bir öğretmendir. Oruç sayesinde birey arzularını dizginlemesini, iradesinin dizginlerini eline almasını, insiyakî davranışlarını kontrol altına almayı, iyilik yapmaya olan yönelimini güçlendirmeyi, çatışmalardan kaçınmayı, aceleci ve kırıcı davranmaktan uzak durmayı öğrenir.Oruç hiç bir şekilde kontrol edilemeyen ve dolayısıyla da salt sosyal baskı yapılması mümkün olmayan bir ibadettir. Kişi eğer oruç tutmayı istemiyorsa hiç kimse fark etmeden istediği şekilde orucunu bozabilir veahut tutmayabilir. Bu nedenle de içindeki yeme, içme arzusuna rağmen insanın oruç sebebiyle kendini dizginlemesi ve yeme -içme için kontrol sadece kendisinde olduğu halde belli bir vakti beklemesi iradenin eğitimi anlamında çok önemli bir fırsattır. Özellikle sigara bağımlılıklara sahip insanların çok zorlanmalarına rağmen oruca devam etmeleri kendilerine ve iradelerine güvenlerini tazelemeleri açısından önemli bir araçtır.