Oruç öyle bir ibadettir ki, kulların duyguları hiçbir şekilde onun üzerine gölge düşürmez.O ibadetten , oruç tutanla Allah'tan başka kimsenin haberi olmaz. Böylelikle oruç sadece kul ile Rabbi arasında cereyan eden bir ibadet olur. Oruç sadece Allah Teala'nın bildiği bir ibadet olunca onun karşılığını bizzat kendisi vereceği bildirilmiştir: "Oruç benim içindir (onda riya yoktur ve benim rızam gözetilerek yapılmıştır); onun mükafatınıda ben vereceğim." (14) Bu hususta alimlerin bazıları şöyle demiştir: Allah (c.c) orucun karşılığını (sevabın ne kadar) olacağını bizzat kendisi belirleyeceğini söylemiştir. Çünkü oruç öyle bir ibadettir ki, ona Allahtan başka hiç kimse karışmaz. Nice insanlar vardır ki, onlardan kimileri putlara tapar, onlara secde eder, güneş ve ay için namaz kılar ve yine putlar için sadaka verirler. Bunlar kafirlerin ta kendileridir. Fakat hiç kimsenin bir put için, güneş ay veyahut ateş için oruç tuttuğunu göremezsiniz. Orucu tutan kimse sadece Allah için tutmaktadır. İşte, oruç bu özelliğiyle yani sadece Allah için yapılan bir ibadet olması özelliği sebebiyle Allah (c.c) onun mükafatını bizzat kendisinin belirleyeceğini ifade etmiş ve, " Oruç benim içindir (onda riya yoktur ve benim rızam gözetilerek yapılmıştır); onun mükafatını ise ben vereceğim." buyurmuştur. 14 (Ahmed b. Hanbel, el-Müsned, 3/273; Abdürrezzâk, el-Musannef,7891; İbn Hacer, Fethu'l-Bârî,4/107;Beyhakî, es-Sünenü'l-Kübrâ, 4/270; Süyûtî, ed-Dürrü'l-Mensûr, 1/179.)