Ölüm nedir? ayet ve hadisin açıklamaları Ölüm Beden ve ruhtan meydana gelen insan, sadece bedeniyle değil; ruhu ile de insandır. Topraktan yaratılan beden, yine toprak olacak; insanın ruhu ise varlığını sürdürecektir. Anne karnında başlayan insan hayatının bedenle ruhun birbirinden ayrılışı demek olan ölümle sona ermesi, önemli bir olaydır. İnsanlar, ölümü duyu organlarıyla algılayabilirler. Bütün insanlar, ölümden sonraki hayata ister inansın ister inanmasın; ölümün varlığını ve hayatın bir gerçeği olduğunu kabul eder. Kur’an-ı Kerim’de “Her canlı ölümü tadacaktır...”18 buyrularak bu hakikat dile getirilmiştir. Ölüme engel olamayacağının farkına varan insan, ölümden sonraki durumunu merak etmiş ve duyularıyla algılayamadığı bu alanla ilgili bilgilere ulaşmaya çalışmıştır. Her kültür ve medeniyette ölüm sonrası hayat hakkında farklı algılayış ve açıklamalar olmakla birlikte güvenilir bilgileri, hak dinin tebliğcileri olan peygamberler vermiştir. İslam dininde ölüm ve ahiret ile ilgili bilgilerin kaynağı, Kur’an ve sünnettir. Bu konuda Hz. Muhammed (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: “Ölümü en çok hatırlayanlar ve ölüm sonrası için en güzel şekilde hazırlananlar Müminlerin en akıllı olanlarıdır.”19 Ölüm, hayatın bir gerçeği olarak kabul edilir. Kişiden, yaratılış ve hayatın amacına uygun yaşaması, hem kendisi hem de insanlık için faydalı ve kalıcı işler yapması istenir. 18 Âl-i İmrân suresi, 185. ayet. 19 İbn Mâce, Zühd, 31.