Öfke Nedir? Neden Öfkeleniyoruz? Öfke kontrolünün gerçekleştirilmesinde ilk adım bu duyguyu tanımaktır. Günlük hayatımızda sık sık engellenme, haksızlık, tehdit ya da saldırıya uğrama gibi olaylarla karşılaşabiliriz. Öfke bu durumlarda hissettiğimiz ve genellikle öfkeye neden olan kişiye yönelik saldırgan davranışlara yol açabilen negatif bir duygudur. Psikoloji literatüründe, hoş olmayan durumlarda, incindiğimizde, haklarımız ihlal edildiğinde, önem verdiğimiz kişi beklentilerimiz doğrultusunda davranmadığında ortaya çıkan bir duygu olarak tanımlanır. İslâm düşünürlerinden Gazzâlî, öfke duygusunu, Allah Teâlâ’nın insana kendisini fesattan ve hayatında meydana gelecek tehlikelerden koruyabilmesi için verilmiş bir nimet olarak tanımlarken bu esnada vücudumuzda olup bitenleri de aktarır: “Birey maksadına ulaşamayınca gazap ateşi parlar, bundan çıkan alev kalbin kanını kaynatır. Kaynayan kan, ateşin ve kaynayan suyun yukarı çıkması gibi beyne hücum eder, yüze dökülür ve yüz kızarır.” Kanın bedene yayılmasının kişinin gücü yettiği ve kendinden zayıf olanlara öfkelendiği zaman gerçekleştiğini, kızdığı kimse kendinden üstün ve güç yetiremeyeceği biri ise bu durumda kanın çekilip kişiye hüznün hâkim olacağını belirtir. Neden Öfkeleniriz? Öfkenin kaynağı kişisel faktörlerden, çevresel faktörlere kadar geniş bir yelpaze içinde değerlendirilir. Konu ile ilgili yapılan araştırmalar öfke tepkisine neden olan durumların başında, engellenme, aşağılanma duygusu, prestij kaybı ve ailede karşılaşılan güçlüklerin yer aldığını göstermiştir. Yeni çalışmalarda bireyin düşünce yapısının da öfke duygusunun oluşmasında etkili olduğu ortaya çıkmıştır. “…yapmalıyım, …gitmelisin, …değişmeli” gibi kendimize veya başkalarına yönelttiğimiz katı inançlar ve kesin istekler gerçekleşmeyince, bu inanç ve istekler duygusal sıkıntılar doğuran kızgın halkalar oluşturur. Bu kızgın halkalar zarar verici, yıkıcı, akla aykırı inançlar ve iç konuşma sözleridir. “Ne kadar kötü bir durum, bunlara katlanamam, kahretsin…” gibi. Tüm bunların birleşiminde birey öfkeli bir duruma gelir. İslâm ahlâk literatüründe ise “kişinin zafiyetleri” ile kötülüğü ve çabuk heyecanlanmayı alışkanlık haline getirmesi öfkenin oluşmasında ve karakter haline gelmesinde önemli bir neden olarak gösterilir. Öfkenin sebepleri de daha çok kişinin nefsi istek ve arzularının ürünü olarak açıklanır. Bu yüzden ahlaki metinlerde öfkenin karakter haline gelmemesi için tavsiyelerde bulunulur.