Nefis Muhasebesi Rivayet edildiğine göre Rebi' b. Husaym (rahmetullahi aleyh) sabah kalktığında yanına bir kağıt kalem alır ve gün içinde yaptıklarını ona yazarmış. Akşam olduğunda da yazdıklarına bakarak nefsini muhasebe edermiş. Fakih Ebü'l-Leys Semerkandi (rahmetullahi aleyh) derki: İşte, zahidelerin ameli böyleydi. Onlar dillerini boş şeylerle meşgul etmemeye son derece önem gösterirler ve ahirete gitmeden önce dünyada iken nefislerini hesaba çekerlerdi. Çünkü dünya hesabı ahiret hesabından çok daha kolaydır. Dünyada dile hakim olmak ahirette pişman olmaktan çok daha basittir. Rivayet edildiğine göre İbrahim Teymi (rahmetullahi aleyh) demiştirki: "Rebi' b. Husaym (rahmetullahi aleyh) ile yirmi sene dostluk etmiş biri Rebi' hakkında, "Oonunla yirmi sene arkataşlık ettim ancak bu süre zarfında onun ağzından kınamayı gerektirecek bir kelime bile işitmedim." Musa b. Said (rahmetullahi aleyh) anlatıyor: Hz. Hüseyin b. Ali (radıyallahu anh) şehit edildiği zaman Rebi'in dostlarından biri, " Rebi' konuşursa bugün konuşur" diyerek onun yanına gitti. Kapıyı açtı ve ona Hz. Hüseyin (radıyallahu anh) şehit edildiğini söyledi. Bunun üzerine Rebi' başını semaya kaldırdı ve şu ayeti okudu: قُلِ اللَّهُمَّ فَاطِرَ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ عَالِمَ الْغَيْبِ وَالشَّهَادَةِ أَنتَ تَحْكُمُ بَيْنَ عِبَادِكَ فِي مَا كَانُوا فِيهِ يَخْتَلِفُونَ Kulillâhumme fâtıras semâvâti vel ardı âlimel gaybi veş şehâdeti ente tahkumu beyne ıbâdike fî mâ kânû fîhi yahtelifûn(yahtelifûne). "Ey gökleri ve yeri yaratan, gizliyi de aşikarı da bilen Allah! Kullarının arasında ayrılığa düştükleri şeyin hükmünü ancak sen vereceksin" (Zümer 39/46.) Rebi' bu ayet-i kerimenin üzerine başka bir şey demedi.
