Nafaka ne demektir?

Konusu 'Dini Sorular Ve Cevapları' forumundadır ve Adile tarafından 7 Şubat 2013 başlatılmıştır.

  1. Adile

    Adile Admin

    Nafaka nedir, dinimizin bu konuya bakışı nasıldır?

    Nafaka; beslenme, giyim-kuşam ve barınma ihtiyaçları ile
    bunlara tabi olan şeylerdir. Bir ayet-i kerimede:
    “İmkanı geniş olan, imkanına
    göre nafakayı bol versin. Nasibi sınırlı olan ise Allah’ın kendisine
    verdiği imkan ölçüsünde nafaka versin.” buyrulurken, başka
    bir ayet-i kerimede ise nafaka mükellefiyeti şu ifadelerle dile getirilmiştir:
    “Annelerin, münasip
    şekilde yiyeceğini giyeceğini sağlamak, babanın görevidir.”
    Peygamber Efendimiz (asm) ise bir hadis-i şeriflerinde
    şöyle buyurmuşlardır:“Hanımlarınızın
    sizin üzerinizde durumlarına uygun olarak yiyecek
    ve giyecek hakları vardır.” Konuyla ilgili diğer bir rivayette ise
    şöyle buyrulur: “Bir kişinin tasarrufunda
    olanların rızkını hapsetmesi ona günah olarak yeter.”
    Nafaka, üç sebepten dolayı bir kişi üzerine vacip olur: Evlilik,
    akrabalık ve mülkiyet. Alimlerimiz, kadın ister zengin isterse fakir
    olsun kadının nafakasının kocasına vacip olduğu hususunda
    ittifak etmişlerdir. Kocaya nafakanın vacip olması için kadının
    akıl-baliğ olması, ilişkiye güç yetirmesi ve koca talep ettiğinde
    şer’i bir özür haricinde kendisini kocasına teslim etmesi şarttır.
    Kocanın nafakayı karşılaması hususunda ise akıl-baliğ olma şartı
    yoktur. Küçük yaştaki kocaya, şartlar gerçekleştiğinde nafakayı
    sağlaması vacip olur.
    Erkek, kendi kazancına ve gücüne göre kadının barınma, giyim-
    kuşam ve yeme-içme masraflarını ve bunlara bağlı giderleri
    karşılamalıdır. Erkeğin hanımına kendi giyindiği ölçüde giydirmesi,
    yediğinden yedirmesi gerekir. Oturmaya elverişli bir evin
    temin edilmesi kocanın görevi olduğu gibi bu evin döşenmesi de
    ona aittir. Ancak bazı yörelerde örf, kadına da eve belli bir miktar
    çeyiz getirme mecburiyeti getirmiştir. Özellikle Hanefi mezhebine
    göre kadının dinen ve hukuken buna mecbur olmadığını ifade
    etmek gerekir. Bu temel masrafların yanında diğer masraflar hususunda
    eşlerin kazançları, sosyal durumları nazar-ı itibara alınarak
    hareket edilmelidir. Özellikle ihtiyaçların sınırsızlaştığı
    günümüz dünyasında iktisatla hareket edilmelidir. Koca, üzerine
    düşen nafaka yükümlülüğünü yerine getirmeli ve eve israfa varmayan
    harcamalarının sadaka olduğu şuuruyla hareket etmeli;
    kadınlar da kocalarına iktisat hususunda yardımcı olup özellikle
    dışarıda, akrabalarında veya komşularında gördükleri her şeyi
    kocalarından istememelidirler.