Müslümanların birbirleri üzerindeki hakları ile ilgili ayet ve hadisi şerif Müslümanların birbirleri üzerindeki haklarını iki kısma ayrılır. Yaptığı zaman sevap kazanacağı haklar ki; bunlar insanî münasebetler ve adab-ı muaşeret kaideleri cümlesindendir. Diğeri de ihmal edildiğinde sorumluluk bulunan mükellefiyetlerdir. Birinci şıkkı bir hadis-i şerifle ifade edelim: Ebu Hüreyre (RA) şöyle rivayet ediyor: "Mümin erkekler ve mümin kadınlar birbirlerinin velileridirler. İyiliği emreder, kötülükten sakındırırlar, namazı dosdoğru kılarlar, zekâtı verirler ve Allah'a ve Rasûlüne itaat ederler. İşte Allah'ın kendilerine rahmet edeceği kimseler bunlardır..." (et-Tevbe, 9/71). "Allah'ın ipine hepiniz sımsıkı yapışın. Dağılıp ayrılmayın ve Allah'ın sizin üzerinizdeki nimetini hatırlayın. Hani siz düşmanlar idiniz. O kalplerinizin arasını uzlaştırıp-ısındırdı ve siz O'nun nimetiyle kardeşler oldunuz. Yine siz tam bir ateş çukurunun kıyısındayken, oradan sizi kurtardı. Umulur ki hidayete erersiniz diye, Allah, size âyetlerini işte böyle açıklar." (Al-i İmrân, 3/103). Peygamber (s.a.v) şöyle buyurur. "Mü'minin mü'mine bağlılığı, parçaları birbirini bütünleyen bir bina gibidir." Hadisi rivâyet eden Ebû Musa El-Eş'arî'nin bunu tarif için parmaklarını birbirine geçirdiği zikredilmektedir: "Mü'minleri kendi aralarındaki merhametleşmelerinde, sevişmelerinde, yardımlaşmalarında bir vücut gibi görürsün. Ki vücudun bir organı ağrırsa, vücudunun kalan kısmı uykusuzluk ve humma ile o organ için birbirini çağırır." (bk. Buhârî, salat, 88, Mezalim, 5; Müslim, birr, 65; Tirmizî, birr, 18; Nesâî, zekat, 67) Hz. Ali (r.a.)’den rivâyet edildiğine göre Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: “Müslümanın Müslüman üzerindeki altı hakkı vardır. Karşılaştığında selam verir, Davetine icabet eder, aksırdığı zaman elhamdülillah derse yerhamükallah der, Hastalandığında ziyaretini yapar, Öldüğünde cenazesinin ardından yürür, Kendisi için sevdiğini o kardeşi için de sever.” (Dârimî, İstizan: 5; İbn Mâce, Cenaiz: 43)