Olanca yeminleriyle eğer kendilerine bir ayet gelse kesin olarak ona inanacaklarına dair Allah'a yemin ettiler. De ki: [Ayetler ancak Allah Katındadır; onlara "mucizeler" gelse de kuşkusuz inanmayacaklarının şuurunda değil misiniz] (6/109) Semud toplumuna da kardeşleri Salih'i gönderdik. Salih (Ey kavmim Allah'a kulluk edin sizin O'ndan başka ilahınız yoktur. Size Rabbinizden apaçık bir belge mucize gelmiştir: Allah'ın bu dişi devesi size bir belgedir; onu salıverin de Allah'ın arzında otlasın ona bir kötülükle dokunmayın sonra sizi acı bir azab yakalar] dedi. (7/73) Medyen toplumuna da kardeşleri Şuayb'ı gönderdik. Şuayb onlara Dedi ki: [Ey kavmim Allah'a kulluk edin sizin O'ndan başka ilahınız yoktur. Size Rabbinizden apaçık bir belge mucize gelmiştir. Ölçüyü ve tartıyı tam tutun insanların hakları olan mallarını eşyasını değerinden düşürüp-eksiltmeyin ve düzene ıslaha konulmasından sonra yeryüzünde bozgunculuk fesad çıkarmayın. Bu sizin için daha hayırlıdır eğer inanıyorsanız.] (7/85) Onlar: [Bizi büyülemek için mucize ayet olarak her ne getirirsen getir yine de biz sana inanacak değiliz] dediler. (7/132) [Bunun üzerine ayrı ayrı mucizeler ayetler olarak üzerlerine tufan çekirge buğday güvesi kurbağa ve kan musallat kıldık. Yine büyüklük tasladılar ve suçlu günahkar bir kavim oldular.] (7/133) Bir de derler ki: [Rabbinden üzerine bir ayet mucize indirilse ya!.] De ki: [Gayb yalnızca Allah'ındır siz bekleyedurun; ben de sizlerle birlikte bekleyenlerdenim.] (10/20) Ey Hud dediler. [Sen bize apaçık bir belge mucize ile gelmiş değilsin ve biz de senin sözünle ilahlarımızı terketmeyiz. Sana iman edecek de değiliz.] (11/53) [İnkar edenler derler ki: Ona Rabbinden bir ayet mucize indirilseydi ya. Sen yalnızca bir uyarıcısın ve her topluluk için bir hidayet önderisin.] (13/7)