Mübarek gün ve gecelerde ölmek

Konusu 'Dini bilgiler' forumundadır ve saadet tarafından 25 Mayıs 2017 başlatılmıştır.

  1. saadet

    saadet Moderatör Admin

    Mübarek gün ve gecelerde ölmek


    Ramazanda ölen kimse hakkında bir rivayet bilmiyoruz ancak cuma günü ölen kimse hakkında rivayet bulunmaktadır. Bir hadis-i şerifte şöyle buyurulur:

    “Bir Müslüman cuma günü veya gecesi ölürse Cenab ı Hak onu kabir fitnesinden (sualinden ve azabından) kurtarır.” (Tirmizi, Cenaiz: 73; Müsned, 2: 176.)

    Başta cuma günü ve gecesi olmak üzere, Kadir Gecesi gibi diğer gün ve gecelerde vefat edenlere Cenab-ı Hak o vakitlerin hürmetine ayrı bir muameleye tabi tutacaktır. Mübarek gün ve gecelerde yapılan amel ve ibadetlerin sevabı, diğer günlere göre daha fazla olacağı gibi, o vakitlerde ölen mü'minler de ayrıca Cenab-ı Hakkın af ve mağfiretine nail olurlar.

    Mesela hadislerde Kadir Gecesinde Cenab-ı Hakk'ın, Benikelb kabilesinin koyunlarının sayısınca mü'mini affedeceği bildirmektedir ki, şayet o mü'min böyle bir gecede, ölmeden önce Cenab-ı Hakk'ın affına mazhar olmuşsa, haliyle bu nimetten faydalanacak ve kurtulacaktır. Bunun gibi Ramazan ayı gibi mübarek bir ayda vefat etmek de bir rahmet vesilesi olabilir. Fakat imansız, içinde düşmanlık hissi bulunan kimseler bu bahsin dışındadır.

    Bir insanın yaşantısı, onun inancını, amelini ve şahsiyetini gösteren bir ayna gibidir. Tanımadığımız bir insanla biraz konuştuktan, beraber yolculuk ettikten veya bir alışverişte bulunduktan sonra onun hakkında belli bir hükme varırız; iyi veya kötü adam deriz. Fakat bir insanın hem iyi taraflarını, hem kötü taraflarını biliyorsak, onun hakkında karar verme hususunda da ölçümüz bellidir. İyi yönleri kötü yönlerinden fazla ise iyi: kötü yönleri iyi yönlerinden fazla ise kötüdür. Başka bir ifade ile, bir insanın iyilik ve kötülüğü Allah'a olan kuluğu ile ölçülür. Bir insan inandığı gibi yaşıyor, kulluk vazifelerini yerine getirmeye gayret ediyorsa, o insan Allah katında iyidir ve makbul bir kuldur. Fakat imanı olduğu halde, İslama uymayan hal ve hareketleri varsa bu insan günahkar insandır.

    Bu çeşit insanlar ölünce onları nasıl bir akibet beklemektedir? Peygamber Efendimizin bu konudaki ifadeleri açıktır:

    “Nasıl yaşarsanız öyle ölürsünüz; nasıl ölürseniz öyle dirilirsiniz.”
    Bu gerçek başka bir hadiste de şöyle dile getirilir: “Kim ne halde iken ölürse, Allah onu o şey üzerine diriltir.”1

    Allah'a ve diğer iman esaslarına imanı sağlam olan bir insan, öldüğü zaman mü'min ve Müslüman sayıldığından Müslüman muamelesine tabi tutulur. Böyle bir insanın ahiretteki durumuna gelince, bu hususta Peygamberimizin şu mealde bir hadisi vardır:
    “Kim Allah'tan başka bir İlah olmadığını bilerek ölürse Cennete girer.”2

    Bir insan öldükten sonra Müslümanların onun hakkındaki şehadetleri ve kanaatleri de önemlidir. Müslümanlar o adamın imanlı, iyi bir insan olduğunu söylüyorlarsa, Cenab-ı Hakkın onların şehadetine göre muamele edeceğine dair rivayetler vardır. Yine, Müslümanların aleyhinde şehadet ettikleri kimse de ona göre muameleye tabi olacaktır.