Mezi nedir ve mezi nasıl ayırt edilir? Mezinin gelmesi gusül gerektirir mi?

Konusu 'Dini Sorular Ve Cevapları' forumundadır ve Adile tarafından 26 Mart 2023 başlatılmıştır.

  1. Adile

    Adile Admin

    Meni ile mezi arasındaki farklar:

    Birinci fark: Vasıflardaki farklar:

    Meni: Erkeğin menisi, beyaz renkte kalın bir sıvıdır. Kadının menisi ise, sarı renkte ince bir sıvıdır.

    Bu vasıflara delil, Ümmü Süleym'den -Allah ondan razı olsun- rivayet olunduğuna göre o, Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-'e erkeğin uykuda gördüğü şeyi kadının uykuda görmesini sorunca, Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:

    إِذَا رَأَتْ ذَلِكِ الْمَرْأَةُ فَلْتَغْتَسِلْ، فَقَالَتْ أُمُّ سُلَيْمٍ: وَاسْتَحْيَيْتُ مِنْ ذَلِكَ. قَالَتْ: وَهَلْ يَكُونُ هَذَا؟ فَقَالَ نَبِيُّ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم : نَعَمْ، فَمِنْ أَيْنَ يَكُونُ الشَّبَهُ، إِنَّ مَاءَ الرَّجُلِ غَلِيظٌ أَبْيَضُ، وَمَاءَ الْمَرْأَةِ رَقِيقٌ أَصْفَرُ، فَمِنْ أَيِّهِمَا عَلاَ أَوْ سَبَقَ يَكُونُ مِنْهُ الشَّبَهُ [ رواه مسلم]

    "Kadın uykusunda onu görürse, yıkansın.Bunun üzerine Ümmü Süleym: Bundan utandım, dedi. Ardından: Bu olur mu? diye sordu. Bunun üzerine Allah'ın Peygamberi -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurdu: Evet, o halde çocuğun anneye benzemesi nereden oluyor? Şüphe yok ki erkeğin suyu (menisi), beyaz renkte kalın bir sıvıdır. Kadının suyu (menisi) ise, sarı renkte ince bir sıvıdır. İki meniden hangisi hangisine (çokluk ve şehvet bakımından) üstün gelirse, doğan çocuk o tarafa benzer (çeker)."[1]

    İmam Nevevi -Allah ona rahmet etsin- Sahih-i Müslim'in şerhinde, Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-'in:

    إِنَّ مَاءَ الرَّجُلِ غَلِيظٌ أَبْيَضُ، وَمَاءَ الْمَرْأَةِ رَقِيقٌ أَصْفَرُ

    "Şüphe yok ki erkeğin suyu (menisi), beyaz renkte kalın bir sıvıdır. Kadının suyu (menisi) ise, sarı renkte ince bir sıvıdır."

    Sözünü açıklarken şöyle demiştir:

    "Bu hadis, meninin vasfının açıklanması hakkında büyük bir delildir. Bu vasıf, meninin hastalıklardan uzak olduğu ve umumi haldeki vasfıdır. alimler şöyle demişlerdir: Erkeğin menisinin sıhhatli halindeki vasfı; beyaz renkte, kalın ve yoğun olan, tazyikle çıkan, hızlı akan, arka arkaya fışkıran ve şehvetle çıkan bir sıvıdır. Sahibine haz verir. Meninin çıkışının ardından durgunluk ve bitkinlik gelir ve hurma tomurcuğunun kapçığı gibi bir koku çıkarır. Hurma tomurcuğunun kapçığının kokusu ise, hamurun kokusuna yakındır.

    Erkeğin menisinin rengi bazı sebeplerden dolayı değişebilir:

    Erkek hastalandığı zaman menisi sarı renkte ince bir sıvı olur veya erkeklik bezi gevşeyip sarkar ve sahibi şehvet ve haz duymadan akar veya çokça cima ederse meni kızarır ve meni, kan suyu gibi olur. Kimi zaman da koyu renkli kan çıkar...

    Üstelik meni olduğuna itimat edilen meninin nitelikleri üç tanedir:

    Birincisi: Meninin şehvetle çıkması, sonrasında da durgunluk ve bitkinlik olması.

    İkincisi: Meninin kokusunun, hurma tomurcuğunun kapçığının kokusuna benzemesi.

    Üçüncüsü: Meninin tazyikle çıkması ve arka arkaya fışkırması

    Bu üç nitelikten her birisi, o sıvının meni olması için yeterlidir. Üç niteliğin bir arada bulunması gerekmez.Bu sayılan niteliklerden bir şey bulunmaz ve bütün bunlar erkeğin menisi hakkında meni olmadığı kanaati ağır gelirse, bu takdirde o sıvının meni olduğuna hükmedilmez.

    Kadının menisine gelince, o sarı renkte ince bir sıvıdır. Bazen güçlü olması sebebiyle beyaz renkte olabilir. Kadının menisinin iki niteliği vardır. Kadının menisi, bu iki nitelikten birisiyle bilinir:

    Birincisi: Kadının menisinin kokusu, erkeğin menisinin kokusu gibidir.

    İkincisi: Meninin çıkmasıyla sahibinin haz duyması ve sonrasında da gücünün durgunlaşması ve bitkin hale gelmesi.

    Meziye gelince, o yapışkansı beyaz renkte cimayı düşündüğü veya istediği zaman akan bir sıvıdır. Mezinin çıkmasıyla sahibi şehvet bulmaz, mezi fışkırmaz ve akıntının sonunda durgunluk ve bitkinlik olmaz. Bu durum, hem erkekte, hem de kadında olur. Mezi kadınlarda , erkeklerden daha fazla olur."[2]

    İkinci fark: Meninin insandan çıkması sonucu gerekli olan hüküm

    İster cima sebebiyle uyanık halinde olsun, isterse başka bir sebeple olsun veyahut da uykuda rüyalanma sebebiyle olsun, meni çıktığı zaman yıkanmayı (boy abdesti almayı) gerektirir. Mezi ise, sadece abdest almayı gerektirir.Bunun delili; Ali b. Ebi Talib'in -Allah ondan razı olsun- rivayet ettiği hadiste o şöyle demiştir:

    كُنْتُ رَجُلاً مَذَّاءً، فَأَمَرْتُ الْمِقْدَادَ بْنَ الْأَسْوَدِ أَنْ يَسْأَلَ النَّبِيَّ صلى الله عليه وسلم :فَسَأَلَهُ فَقَالَ: فِيهِ الْوُضُوءُ [ متفق عليه واللفظ للبخاري ]

    "Ben, mezisi çok olan bir kimseydim. Mikdad b. Esved'e bunu Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-'e sormasını emrettim. O bu durumu ona sorunca, Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurdu: Mezide abdest vardır."[3]

    İbn-i Kudame el-Muğni'deşöyle demiştir:

    "İbn-i Münzir bu konuda şöyle demiştir:İlim ehli, dışkının anüsten (dübürden) çıkması, idrarın (sidiğin) erkeğin penisinden ve kadının fercinden çıkması, mezinin çıkması, erkek ve kadının anüsünden gazın çıkması (yellenme) gibi durumların her birisinin abdesti bozan şeyler olduğu konusunda ittifak etmişlerdir." [4]

    Üçüncü fark: Meninin temizlik ve necaset yönünden hükmü

    Alimlerin görüşlerinden en geçerli olanına göre meni temizdir. Bunun delili, aişe'nin -Allah ondan razı olsun- rivayet ettiği hadiste o şöyle demiştir:

    كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم :يَغْسِلُ الْمَنِيَّ، ثُمَّ يَخْرُجُ إِلَى الصَّلاَةِ فِي ذَلِكَ الثَّوْبِ وَأَنَا أَنْظُرُ إِلَى أَثَرِ الْغَسْلِ فِيهِ [ رواه مسلم ]

    "Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- elbisesine bulaşan meniyi yıkar, sonra da o elbiseyle namaza çıkardı. Ben de elbisede yıkanan yere bakardım."[5]

    Başka bir rivayette aişe -Allah ondan razı olsun- şöyle demiştir:

    وَلَقَدْ رَأَيْتُنِي أَفْرُكُهُ مِنْ ثَوْبِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم :فَرْكًا فَيُصَلِّي فِيهِ [ رواه مسلم ]

    "Andolsun ki ben, kuru olduğunda menîyi Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'in elbisesine bulaşan yeri ellerimle ovalardım, ardından da Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- onunla namaz kılardı."[6]

    Yine başka bir rivayette aişe (r.amha) şöyle demiştir:

    لَقَدْ رَأَيْتُنِي وَإِنِّي لَأَحُكُّهُ مِنْ ثَوْبِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم :يَابِسًا بِظُفُرِي [ رواه مسلم ]

    "Andolsun ki ben, kuru olduğunda meniyi Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'in elbisesine bulaşan yerden tırnaklarımla çitileyerek giderirdim (kazıyarak çıkarırdım)."[7]

    Hatta Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-'den sabit olduğuna göre o, ıslak olduğu halde meniyi yıkamayı bırakır ve değnek gibi bir şeyle üzerini silmekle yetinirdi.

    Nitekim aişe'den -Allah ondan razı olsun- rivayet olunduğuna göre, o şöyle demiştir:

    كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم :يَسْلُتُ الْمَنِيَّ مِنْ ثَوْبِهِ بِعِرْقِ الْإِذْخِرِ، ثُمَّ يُصَلِّي فِيهِ، وَيَحُتُّهُ مِنْ ثَوْبِهِ يَابِسًا، ثُمَّ يُصَلِّي فِيهِ [ رواه أحمد في مسنده وابن خزيمة في صحيحه وحسنه الألباني في إرواء الغليل ]

    "Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- elbisesine bulaşan meniyi izhir[8] ağacının köküyle izale eder, sonra onunla namaz kılardı.Meni kuru olduğunda ise onu ovalar, sonra da onunla namaz kılardı."[9]

    Meziye gelince, daha önce geçen hadis gereği, mezi necistir.Hadisin bazı rivayetlerinde Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- mezi hakkında sorulduğunda penis (zeker) ile birlikte testisleri (yumurtalıkları) yıkamayı ve namaz abdesti almayı emretmiştir.

    Nitekim Ebu Avane bu hadisi Müstahrecinde rivayet etmiş, İbn-i Hacer de 'Telhis'inde bu konuda şöyle demiştir:

    "Bu hadisin isnadı hakkında söz söylenmemiştir. Bu sebeple mezi necistir ve penis ile birlikte yumurtalıkların yıkanması gerekir. Çünkü mezi çıktığı zaman abdesti bozar."

    Meni ve mezi bulaşan elbisenin hükmü:

    Meninin temiz olduğu görüşünden hareket edersek, şayet meni elbiseye bulaşırsa, elbiseyi necis yapmaz. Bir kimse meni bulaşan elbiseyle namaz kılarsa, bunda herhangi bir sakınca yoktur.

    İbn-i Kudame el-Muğni'de şöyle demiştir:

    " Meninin temiz olduğunu söylemiş olsak bile elbiseye bulaşan meninin ovalanması müstehaptır. Bulaşan yeri ovalamadan namaz kılarsa, namazı geçerlidir." [10]

    Meziye gelince, meşakkat olduğundan dolayı, elbiseye bulaşan yerin üzerine su serpmek yeterlidir. Bunun delili, Sehl b. Hanif'ten -Allah ondan razı olsun- rivayet olunduğuna göre, o şöyle demiştir:

    كُنْتُ أَلْقَى مِنْ الْمَذْيِ شِدَّةً، وَكُنْتُ أُكْثِرُ مِنْ الِاغْتِسَالِ، فَسَأَلْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم :عَنْ ذَلِكَ فَقَالَ: إِنَّمَا يُجْزِيكَ مِنْ ذَلِكَ الْوُضُوءُ. قُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ! فَكَيْفَ بِمَا يُصِيبُ ثَوْبِي مِنْهُ؟ قَالَ: يَكْفِيكَ بِأَنْ تَأْخُذَ كَفًّا مِنْ مَاءٍ، فَتَنْضَحَ بِهَا مِنْ ثَوْبِكَ حَيْثُ تَرَى أَنَّهُ أَصَابَهُ [ رواه أبو داود والترمذي وابن ماجه ]

    "Ben meziden dolayı çok zorluk çekiyordum ve mezinin çıkmasından dolayı çokça yıkanıyordum.Bunun hakkında Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'e sordum. Buyurdu ki:Mezinin çıkmasından dolayı abdest alman yeterlidir.Dedim ki: Ey Allah'ın elçisi! Öyleyse elbiseme bulaşan meziyi nasıl yapayım? Buyurdu ki: Bir avuç su alırsın ve onunla mezinin elbisene bulaştığını zannettiğin yerin üzerine serpersin."[11]

    Tuhfetu'l-Ahvezi kitabının yazarı şöyle demiştir:

    "Bu hadis, elbiseye mezi bulaşırsa, mezinin bulaştığı yerin üzerine su serpmenin yeterli olduğuna ve elbiseyi yıkamak gerekmediğine delalet etmiştir." [12]



    __________________________________________
    [1] Müslim, hadis no: 469

    [2] İmam Nevevi, Sahih-i Müslim Şerhi, cilt: 3, sayfa: 213

    [3] Hadisi Buhari ve Müslim rivayet etmişler, lafız ise Buhari'ye aittir.

    [4] El-Muğni, cilt: 1, sayfa: 168

    [5] Müslim

    [6] Müslim

    [7] Müslim

    [8] İzhir: Kendiliğinden yetişen güzel kokulu bir bitkidir.

    [9] Hadisi, İmam Ahmed müsnedinde (cilt:6, sayfa:243) ve İbn-i Huzeyme sahihinde rivayet etmişler, Elbani de 'hadis, hasendir' demiştir.Bknz: 'İrvau'l-Ğalil', cilt:1, sayfa:197

    [10] el-Muğni, cilt: 1, sayfa: 763

    [11] Hadisi, Ebu Davûd, Tirmizi ve İbn-i Mace rivayet etmişler, Tirmizi hadisn hasen sahih olduğunu belirtmiş ve şöyle demiştir: 'Muhammed b. İshak'ın mezi hakkında rivayet ettiği hadisten başka hadis bilmiyoruz.'

    [12] Tuhfetu'l-Ahvezi, cilt: 1, sayfa: 373