Herşeyden evvel olgun, alim ve veli bir şahsiyettir Hazireti Mevlana . Din, ırk, ve mezhep ayırmayan merhameti, insan sevgisi, tevazuu sadece İslam alemini değil tüm insanlığı kendisine hayran bırakmıştır. Yanlızca bir din alimi değil büyük bir fikir ve sanat adamıdır. İngiliz A.J. Arberry O 'nun için (dünyanın en büyük şairlerinden biri) demekte, Goethe başta olmak üzere büyük şairler arasında Hz.Mevlana hayranlığı yaygınlaşmaktadır. Rembrant da Hazireti Mevlananın bir tablosunu yaparak hayranlığını ifade etmiştir. Mevlana insanı neredeyse mukaddes bir varlık derecesine yükselterek kişi ve düşünce hürriyetine fevkalade önem vermiştir. Hazireti Mevlana hiç bir doğuş farkı, sonradan edinilmiş yaradılış farkı tanımadan tüm insanlığa değer verir. En kötü insanı dahi bağışlanmaya ve sevgiye değerli görür. Allah aşkının insanı ne seviye yükselttiğini, temizlediğini tamamen dehasına has bir söyleyişle ifade etmiştir. İran ve Türk şairleri arasında kimse O 'nun ateşli lirizminden ırak kalamamış ve yüzlerce doğulu şaire feyz kaynağı olmuştur. Hindistan Müslümanları üzerinde de dinamik felsefesi ile dokunaklı olmuştur. Kurmuş olduğu Mevlevî tarikatı noksansız Türk tarikatı olarak Türk Kültürüne ölçülemeyecek seviyede büyük hizmette bulunmuş ayrıca Osmanlı Padişahlarının bile girdiği bu tarikattan binlerce şair, bestekar ve âlim yetişmiştir. Hazireti Mevlana'nın Türklük sevgisi ve Türk ırkını övmekten hoşlandığı aşağıdaki beytinde içtenlikle görülmektedir. "Aslen Türkest egerçi Hîndu guyem." "Her ne kadar Farsça söylüyorsam da aslım Türk'tür."