Mescid-i Aksa nerededir önemi nedir? Kudüs’te Beyt-i Makdis adıyla da bilinen ve yeryüzünde inşa edilen ikinci mescittir. Hz. Musa’dan Hz. İsa’ya kadar Peygamberler silsilesinin tevhit mücadelesi burada geçmiştir. Rasul-i Ekrem’in miraç adı verilen gökyüzü yolculuğu buradan başlamıştır. Etrafı nimetlerle, hatıra ve nişanelerle donatılmış bu mübarek ve mukaddes mabet, ilk Müslümanlar için on altı-on yedi ay kadar ilk kıble olma şerefini de taşımıştır. Peygamber Efendimiz (s.a.s.), Mescid-i Aksa hakkında şöyle buyurur: Davud oğlu Süleyman Beyt-i Makdis’in binasını tamamladıktan sonra Allah’tan üç şey istedi: Hükm-i ilahîye uygun düşecek şekilde hüküm verme yeteneği, kendisinden sonra kimsenin ulaşamayacağı bir hükümranlık, yalnız namaz kılmak için Mescid-i Aksa’ya gelen herkesin, anasından doğduğu gün gibi günahlarından arınarak geri dönmesi. İlk ikisi kendisine verildi. Üçüncüsünün de verilmiş olmasını ümit ediyorum.” (İbn Mace, İkâmetü’s-salat ve’s-sünnetü fîha, 196.) Burada İslam ümmetinin hissiyatına tercüman olarak belirtilmelidir ki, İslam dünyasının sulh, sükun ve huzuru da Mescid-i Aksa’nın esaretten kurtulup hürriyete kavuşmasına bağlıdır. Kudüs’te Beyt-i Makdis adıyla da bilinen ve yeryüzünde inşa edilen ikinci mescittir. Resul-i Ekrem’in miraç adı verilen gökyüzü yolculuğu burdan başlamıştır. Etrafı nimetlerle, hatıra ve nişanelerle donatılmış bu mübarek ve mukaddes mabet, ilk Müslümanlar için on altı-on yedi ay kadar ilk kıble olma şerefini taşımıştır.