Soru Kurban ve kurban bayramı nedir?

Konusu 'Mübarek Günler ve Geceler' forumundadır ve Adile tarafından 15 Eylül 2014 başlatılmıştır.

  1. Adile

    Adile Admin

    Kurban Bayramı

    Allah Azze ve celle, ihsan buyurduğu nimetlere karşılık biz kullarına zakat ve sadaka-i fıtır gibi bazı mükellefiyetler yüklemiştir kurban kesmek de bu vazifelerden biridir.

    Cenab-ı Allah, yirmi miksal altını, ikiyüz dirhem gümüşü veya buna denk olacak miktar parası yahut ticaret malı bulunan ve borcu olmayan bir Müslümana yılda bir defa kurban kesmeyi vacip kılmıştır.

    Bu dini vacibeyi yerine getirmek, Hakk'ın muhabbetini mal sevgisine tercih etmektir. Cenab-ı Allah ayet-i kerimede buyuruyor ki: "Rabbin için namaz kıl kurban kes". (Sure-i Kevser, 2)

    Kurban kesmekte; kalbini imana, malını ikrama, evladını kurbana teslim eden Hazret-i İbrahim'in ve Allah Azze ve celle'nin emrine boynunu teslim eden Hazret-i İsmail'in ve bu fedakarlığa karşı bir koçu fidye olarak getiren Hazret-i Cebrail'in ilahi emre bağlılık sırları gizlenmiş mulunmaktadır. Kurban kesen kimse bu sırlardan hisse alır.

    Mü'min bir kul, bu emri yerine getirirken haliyle şu sözleri ifade etmektedir: "Ya Rabbi, bana sağlık verdin ve emir buyurdun namaz, oruç gibi bedeni vazifelerimi yapmaya çalışıyorum, bahşettiğin servet karşılığında kurban kesmeyi emrettin, emrine itaat gösteriyorum. Hazret-i İbrahim (aleyhisselam)'a müyesser kıldığın teslimiyeti, Peygamber Hazret-i İsmail'deki fedakarlığını bana müyesser kıl. Hazret-i Cebrail'in getirdiği koçla, Hazret-i İsmail'in boynunu bıçaktan kurtardığın gibi keseceğim bu kurbana karşılık benliğimi de cehennemden halas eyle"

    Resul-i Ekrem Efendimiz (s.a.v) bir hadis-i şeriflerinde şöyle buyurmuşlardır:

    "Ey insanlar, kurban kesiniz. Onun kanı ile Allah'tan sevap isteyiniz. (Akan) kan, her ne kadar düşmüşse de, (hakikatte) Allah'ın himayesinde vaki olmaktadır." (Taberani)

    İdrak ettiğimiz bu mübarek gün, Cenab-ı Allah'ın biz Mü'minlere tayin buyurduğu iki bayramdan biridir ve bugün, herkes aldığı kurbanı keserek dini vecibeyi yerine getirecek ve onun etinden hem kendi yiyecek ve hem de başkalarına yedirecektir. Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v) buyurmaktadırlar ki:

    "(Kurban) arefesi, bayram ve teşrih tekbirleri günleri biz ehl-İslam’ın bayramıdır. O giin, yeyip içme günleridir" (Ebu Davud ve Nesai)

    Bu hadis-i şerif gereğince bayram günlerimizi İslami emirlere ve milli geleneklerimize uygun olarak ihya etmeli ve birbirimizin bayramını tebrik etmeliyiz ve tasadduklarımızla fakirleri güldürmeli, çocukları bahşişlerle sevindirmeliyiz.

    Yapılan ibadetlerin makbuliyetleri ve dağıtılan hayırların rıza-i ilahiye vesile olabilmesi, ihlas ile ifasına bağlıdır. Aksi halde beklenilen uhrevi fayda elde edilmez. Allah'u Teala bir ayeti kerimede şöyle buyurmaktadır:

    "Onların ne (sadaka edilen) etleri, ne kanları hiçbir zaman Allah'a (yükselip) erişmez. Fakat sizden ona yanlız takva ulaşır". (Sure-i Hac, 37.)

    Bayram , sevinçli bir gündür. Haklı olarak sevinebilmek için, yoksulları sevindirmek gerekir. O zaman yüzümüz de, özümüz de gülecektir.

    Bayram, küslerin barışacağı ve dargınlıkların kalkacağı bir gündür. Bsit ve nefsani mes'elelerin peşini takip edip, islam kardeşliğini zedelememeli; bayram günlerini, İslami şiara uygun olarak geçirmeye çalışılmalıdır.