Kur'n-ı Kerim dört kutsal kitaptan dördüncüsü ve son kitaptır.Bizim Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v.)Efendimize indirilmiştir.Kuran-ı Kerimin indirilmesiyle diğer kitapların hükümleri kaldırılmıştır.Cenabı Hakkın peygamberlerine ve kullarına kitaplar göndermesinin sebebi:Şudur.Cenabı Hak kendi emirlerini,nehilerini yasaklarını kullarına bildirmek ve öğretmek amacıyla zaman zaman kitaplar göndermiştir ki,bu kitaplar ilahi Kitaplardır. Allaha iman eden Müslümanların Hz.Kuranın içindekilerle amel etmekle mükellef oldukları gibi onu okumak ve hürmet etmekle de mükelleftirlerZira :-Kur'an okuyan kendisinin ulaştığı şeyden daha üstün bir şeye kavuşacağını sanırsa (yanılır, Çünkü) Allah indinde Kur'an’dan üstün şefâatçı yoktur; ne peygamber, ne melek, ne de başkaları...buyrulmuştur. Yüce Allah Kuran-ı, insanlara doğru yolu göstermek için göndermiştir. Kuran' da, Allah'ın istediği gibi iyi, doğru, dürüst insan olmanın yolları anlatılmaktadır. Kuran'ı okuyup anlayan insan, onda en doğru inanış esaslarını, en güzel ahlak kurallarını ve dinin en temel kural ve ilkelerini bulabilmektedir. Bunun için, Kuran'ı okuyup anlamak çok gerekli ve faydalıdır. Allah'tan yeni bir kitap gelmeyeceği için yeni ihtiyaçlara göre Kuran’ın zaman zaman yeniden yorumlanması (tefsir edilmesi) gerekir. işte Kuran tefsirleri böylece ortaya çıkmıştır ve çıkmaktadır. Kuran’ı Arapça aslından okumak ibadet sayılmış ve sevap kabul edilmiştir. Bunun için Müslümanlar, Kuran okumaya çok önem vermişlerdir. Şurası bir gerçek ki Kuran sadece yüzünden ve ibadet niyetiyle okunmak için gönderilmemiştir. Asıl olan, Kuran’ın manasını anlamaktır. işte bu yüzden, Müslümanlar, kendi dilleriyle yapılmış olan meal ve tefsirleri okumalı ve üzerinde düşünmelidirler. Bu da bir ibadettir ve çok sevaptır. 5.2. Davranışlarımızda Kutsal Kitabımızdaki Öğütleri Dikkate Alalım Davranışlarımıza yönelik öğütlerin Kuran'da yer aldığının Yüce Allah şöyle bildirmektedir: ''Andolsun ki biz Kuran'ı öğüt almak için kolaylaştırdık.'' 2 Buna göre, Kuran, aynı zamanda bir öğüt kitabıdır. Davranışlarımızı Kuran'ın öğütlerine göre düzenlediğimizde başlıca şu ahlaki özellikler karşımıza çıkıyor: a Adaletli olmak b. Doğruluktan ayrılmamak c. Utanma duygusuna sahip olmak ç. Ölçülü olmak d. Hoşgörülü olmak e. Yumuşak huylu olmak f. Güvenilir olmak g. Cömert olmak h. Sabırlı davranmak, aceleci olmamak 1. Böbürlenmemek, kibirli yürümemek i. Vefalı olmak, nankör olmamak j. Büyükleri saymak, küçükleri sevmek k. Yoksulu, yetimi, kimsesizi kollamak 1. Haram yememek, kul hakkını gözetmek gibi Müslüman olarak günlük hayatta Kuran'ın öğütlerini dikkate almalıyız; onları davranışlarımızda rehber edinmeliyiz. O zaman huzuru ve mutluluğu daha çabuk yakalarız. Kuranı Kerim okumanın fazileti ile alakalı hadisler : -Ümmetimin en efdal ibâdeti, Kur'an okumaktır. -Hayırlınız Kur'an’ı öğrenip, öğretendir. -Kıyâmet günü hesap, kitap ve mahşer korkusu olmayan; yalnız Allah rızası için Kur'an okuyan ve cemâati kendinden memnun olan imamdır... -Kur'an’a sahip olanlar, Allah’ın has kullarıdır. -Demir paslandığı gibi kalpler de paslanır. Onun cilası, Kur'an okumak ve ölümü anmaktır. -İki kimse gıbta edilmeğe değer: Biri Kur'an öğrenip hükmüyle amel eden, diğeri de servetinden Hak yolunda harcayandır. -Bir kimse temiz olarak Allah’ın kitabından bir harf dinlese, kendisine on sevap yazılır, on günâhı silinir, on derece terfi ettirilir. -Bir kimse namazda oturarak Allah’ın kitabından bir harf okursa, ona yüz sevap yazılır, ondan yüz günâh silinir ve yüz derece yükseltilir. -Bir kimse Kur'an okur hatmederse, ona Allah yanında makbul olan bir duâ verilir, bu ister dünya ister âhiretlik olsun. (Râmuz 403/9) -Kur'an’dan bir harf okuyana bir hasene verilir. Bir hasene de on misli sevap vardır. Her sevap Uhud dağı gibidir. -Kur'an oku da yüksel! Okuduğun nisbette Cennet basamaklarından çık! -Kur'an okuyanlar cennet ehlinin ârifleridir. (Râmuz 227/14) -Allahü Teâlâ buyurur: Kimi, Kur'an’la beni zikretmesi ve benden bir şey istemesi meşgul ettiyse, ben o kimseye, isteyenlere verdiğimin en âlâsını veririm. (Râmuz 516/14) -Hâmil-i Kur'an vefat ettiği zaman Allahü Teâlâ yere, “onun etini yeme” diye emreder. Yer de: “İlâhî, senin kelâmını kalbinde taşıyan kişinin etini ben nasıl yerim” der. (Râmuz 869) -Bir cemâat Allah’ın evlerinden birinde toplanıp Allah’ın kitabını okuyarak aralarında müzâkere ederlerse, onlara mutlaka huzur iner, baştan başa rahmet sarar. Melekler onları ziyâret eder ve Allahü Teâlâ onları, katındaki meleklere karşı över. (Râmuz 4557) -Bir kimse evlâdına Kur'an öğretirse, mutlaka kıyâmette anne-babasına hükümdar tacı gibi bir taç ile, insanların hiç görmedikleri iki elbise giydirilir. (Râmuz 4730) -Bir kimse Kur'an’ı ezberleyip, helâlini helâl, haramını haram bilirse, Allah onu cennete koyar. Ev halkından cehennemi hak etmiş olan on kişiye de onu şefâatçı kılar. (Râmuz 5457) -Cennet ehli cennete girdiği zaman ona: “Oku da yüksel” denilecek. Okuyacak ve her âyette bir derece yükselecek. Hafızasında bulunanların hepsini okuyuncaya kadar devam edecek. (Râmuz 6347)