Kehanet ve Falcılığın Dinde Yeri Yoktur

Konusu 'Dini bilgiler' forumundadır ve Adile tarafından 20 Ocak 2015 başlatılmıştır.

  1. Adile

    Adile Admin

    Kehanet ve falcılık

    Falcılık ve kehanet, gelecekten ve bilinmeyenden haber verme, gizli kişilik özelliklerini ortaya çıkarma gibi iddialarla kullanılan çeşitli tekniklerin ortak adıdır. Bu iş için bazen yıldızların konumu vr burçlar; bazende kahve telvesi, bakla ya da kişinin kendi eli kullanılır. Hatta oyun kağıtları, taror kartları, fal okları, bilgisayar programları gibi bu iş için özel olarak üretilmiş bazı malzemeler de bulunur.

    Falcılar ve kahinler, insanların geleceği öğrenme, başlarına gelecekleri bilme merakını kullanırlar. Bu merakı besleyerek insanları aldatırlar. İnsanların paralarını, zamanlarını ve duygularını istimar ederler. Böylece haksızkazanç ve güç sağlarlar.

    Peygamberimiz (s.a.s) fala ve kehanete itibar edenlerin vahyi inkar etmiş sayılacaklarını, namazlarının kırk gün kabul edilmeyeceğini, cennete girmeyeceklerini bildirmiştir (bk. Müslim, Selam, 125; İbn Mace, Teharet, 122). Çünkü Allah'tan başkası gaybı bilemez. Peygamberler bile ancak Allah'ın kendilerine bildiediklerini bilebilirler.

    Yüce Rabbimiz buyuruyor ki:
    "Gaybın anahtarı yanlızca O'nun katındadır. Onları ancak O bilir. Karada ve denizde olanı da bilir. Hiçbir yaprak düşmez ki (Allah) onu bilmesin. Yerin karanlıklarında da hiçbir tane, hiçbir yaş, hiçbir kuru şey yoktur ki apaçık birkitapta (Allah'ın bilgisi dahilinde, levh-i mahvuzda) olmasın" (En'am 9 / 59)

    kehanet ve falcılık.