Kadınların mescide gitmelrinin hükmü nedir?

Konusu 'Dini Sorular Ve Cevapları' forumundadır ve Adile tarafından 16 Nisan 2013 başlatılmıştır.

  1. Adile

    Adile Admin

    Kadınların mescide gitmelrinin hükmü nedir?

    "Kadınların mescitlere gitmesine engel olmayın fakat evleri onlar için daha hayırlıdır.”, “Kadınlarınız gece mescide çıkmak için izin istediklerinde onlara izin verin”,"Kadınlar cemaate katılmak istediklerinde, koku sürünmesinler.”gibi hadis-i şeriflerinde Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) kadınların camiye gelebileceklerini bildirmişti. Hatta özel günlerinde kadınların bayram namazına gelmelerini ve cemaatin gerisinde durarak tekbirlere iştirak etmelerini tavsiye ediyordu.Allah Resûlü (sallallahu aleyhi ve sellem), âyetler indiğinde, onları önce erkeklere sonra da kadınlara okuyordu.Hatta zaman zaman kadınların ortasında ayakta durup onlara da âyetleri okuyup anlattığını biliyoruz.
    Evet, mescitler kadınlara açıktı, bugün de açıktır ancak bazı şartlar da yok değildi. Namazın huzuruna, huşuuna mâni kokular sürmeyecekler, süslenmeyecekler, erkeklerle karışıp gitmemeye özen göstereceklerdi. Erkeklerle kadınların karışmaması için Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) şu kapıyı keşke kadınlara ayırsaydık diye arzusunu belirtmişti. O zamanki şartlar içinde yapılamamış bulunan iş Hz. Ömer döneminde bizzat kendisi tarafından yerine getirilmiş ve kadınların mescide girişleri için ayrı bir kapı tahsis edilmişti.Bu kapıya bugün de hâlâ “Babu’nNisa=Kadınlar Kapısı” denir. Şu hâdise de camilerin kadınların istifadesine her zaman açık olduğunu beyan eder: Ümmü Seleme Validemiz, evinde bir kadının saçlarını tararken, Efendimiz’in (sallallahu aleyhi ve sellem), “Ey insanlar!” dediğini duymuş ve hemen mescide yönelmişti. O sırada saçlarını taratan kadın, “Allah Resûlü erkekleri çağırıyor, ben ise kadınım.” deyince Ümmü Seleme Validemiz: “Ben de insanım.” cevabını vermişti.Sahâbe kadınlarından Hind binti Useyd (radıyallahu anhâ), Allah Resûlü (sallallahu aleyhi ve sellem), Kaf Sûresini hutbede çok okuduğu için ezberlediğini söylemişti.Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem), sadece Cuma günleri değil diğer günler de namazlardan sonra mescitte, inen âyetleri tebliğ ve tefsir ediyor, o âyetle ilgili olan ya da olmayan sorulara cevaplar veriyordu.
    İşte bu sohbetlere kadınlar da katılıyor, hatta sorular da soruyorlardı.Kadınların sohbetleri ve hutbeleri dinlemeleri daha sonra Hulefa-i Raşidin döneminde de devam etmiştir. Hz. Ömer hutbe verirken bir kadının kalkıp mehirlerin yüksek tutulmasıyla alâkalı fikrine karşı çıkması ve bunu âyetten delil getirerek rahatlıkla ifade etmesi, bu meselede bir örnektir. Bu anlatılanlardan da anlaşılıyor ki kadınlar asr-ı saadette -bazen çeşitli tedbirlerle beraber- mescitlerin manevî ve ilmî feyizinden istifade etmişler ve hep ilme açık olmuşlardır. Mescidin fonksiyonu devam etmekle beraber bugün aynı vazifeyi paylaşan okullar, kurslar, üniversiteler, eğitim merkezleri gibi başka müesseseler de vardır.
     
    Son düzenleme: 23 Şubat 2014