İtikafın Hükmü Nedir Anlamı İtikafın meşruiyeti; Yüce Allah şöyle buyurmaktadır: Ramazan ayının son on gününde, gece gündüz bir camide kapanıp ibadet etmeye, itikâf denir. İçtenlikle, samiyetle yapılan bir itikaf, amellerin en faziletlisi sayılır. Bu sayede kalbler bir zaman için de olsa, dünya meşkaletinden uzaklaşıp Yüce Allah'a yaklaşır. Camilerde, mescidlerde itikaf halinde iken kadınlarınızla ailevi münasebette bulunmayınız (el-Bakara 187). Bu dıurumda ise, ona devamlı namaz kılmış gibi kazandırır. İtikafa bulunan kişi ihtiyacından dolayı büyük bir alimin kapısında durup isteğini yerine getirmedikçe buradan ayrılıp gitmem diye yalvaran bir kkişiye benzer. O da Yüce Allah'a dır.Beni bağışlayıp mağfiret etmedikçe buradan gitmem anlamına gelir. Ramazan ayı gibi mübarek bir ayda,dönem dünyanın her türlü meşgalesinden ayrılıp. Rahim olan Rabbine bütün varlığıyla yönelmesi ve temiz bir kalb ve temiz bir dille O'na ibadet ve taatta bulunması, manevi bir zevka dalması, ne müstesna bir ganimettir.Mutekif, bütün zamanını namaza ayırmış,sürekli ibadet içinde geçen bir kişi hükmündedir. Peygamberimiz(s.a.v) Medine'ye göç etikten sonra, ömrünün sonuna kadar her Ramazan'ın son 10 gününüitikaf ile geçirirlerdi.