İsm-i Azam duasının önemi

Konusu 'Dua hazinesi' forumundadır ve Adile tarafından 7 Kasım 2012 başlatılmıştır.

  1. Adile

    Adile Admin

    İsm-i Azam dualarının önemi nedir?

    Duaların en büyüğü İsm-i A'zam duasıdır. Onunla yapılan dua kabul şayan olduğu için Peygamberin haricinde bazı kimseler -Süleyman (a.s.)'ın veziri gibi- ondan istifade etmişlerdir. O'nunla duada bulunanlara anında karşılığı verilmiştir.

    O öyle mübarek bir duadır ki, önünde engel barınamaz. Dağlara okunsa toz duman haline gelir, denizlere okunsa ateş olup yanar giderdi. Çünkü o, kınından çıkmış keskin bir kılıca benzer. Lüzumsuz yere onu kınından çıkarmamak, ancak icab ettiği zaman ondan faydalanmak gerekir. İsm-i A'zam duası da kınından çıkmış kılıç gibidir. Gerektiğinde O'nunla dua edilmelidir.

    Olur olmaz süfli şeyler elde etmek için okunmamalıdır. Cenabı Hakk'ın rızası bulunan dünyevi ve uhrevi hacetlerimizin gerçekleşmesi için okumakta bir sakınca yoktur. Onunla yapılan duaya mutlaka cevap verilir. Cevap verilmediğini sananlar cahilliklerinin gereği olarak böyle düşünürler.

    "Kullarım, Bana dua ediniz, duanızı kabul edeyim." buyuran Rabbim, hiç kulunun dergahına kaldırdığı ellerini boş olarak geriye çevirir mi? Bu alemde vermediğine karşılık olarak ona ebedi alemde daha hayırlısını verecektir. İsm-i A'zam'la yapılan bir duanın geri çevrileceğini aklın köşesinden bile geçirmemek lazımdır.

    Peygamber Efendimiz Aleyhisselam buyuruyor:

    "İsm-i A'zam'la yapılan dualar kabul olunur, istenince verilir."
    "Müslüman bir kul, İsm-i A'zam'ı okuyarak Allah'tan ne isterse Allah Teala ona cevap verir."
    "Dergahına kalkan elleri Allah boş olarak geri çevirmez."
    O bize doğruyu söylemiştir. Çünkü O'nun sözü ilahi vahye dayanır. Eğer ellerimiz boş çevriliyorsa kendimizde bir noksanlık olduğunu düşünmek gerekir. Yüce kapının tokmağına dokunmasını bilemiyoruz. Kapı açılmadı diye de hemen kapıyı terk ediyoruz. Ağlamayan çocuğa meme verilmediğini düşünemiyoruz. Eyüb Aleyhisselam'ı hatırlamıyoruz. Kapının açılması için evvela yenilenin, içilenin, giyilenin helal olması lazımdır.

    Efendimiz Hazreti Muhammed sallellahü aleyhi ve sellem:

    "Yediği haram, içtiği haram, giydiği haram, ellerini açmış dua ediyor. Bu hali ile nasıl kabul olunur?" buyurmuştur.

    Yaptığımız duanın kabule şayan olmasının şartlarından biri de lisan ve kalbin birlikte hareket etmesi ve O'ndan başkasının kalp evinden tahliye edilmesi gerekir.

    Gafil bir kalp ile yapılan duanın etkisi görülmez. Yutulması gereken bir ilacın ağızda tutulması ile nasıl hastalık iyi olmuyorsa, gafil bir kalp ile yapılan dua da etkili olmaz.Cenabı Hakk'ın azametini bilerek zikredilen O'nun her ismi, İsm-i A'zam'dır. Herşeyden ümit kesilip, yalnız Cenabı Hakk'tan başka bir çare kalmadığı anda yapılan dua İsm-i A'zam'dır.

    İki cihanda mesudane bir hayat temini için İsmi A'zam'ı okumalıyız. Evlatlarımızın, Rabbimizin rızası dahilinde kulluk görevlerini yapmaları için, İsm-i A'zam'ı okumalıyız. Allah'ın, Peygamberin, müslümanların katmerleşmiş düşmanlarının kahrolması için İsmi A'zam'ı okumalıyız.

    Velhasıl Allah'ın rızası olan herşey için okumalıyız. Ancak süfli işler için İsm-i A'zam'ı okumaktan kesinlikle kaçınmalıyız.
    Sevgili Peygamberimiz zaman zaman İsm-i A'zam'la duada bulunurlardı.Bu mübarek duayı okuduktan sonra hacetinizi söylemeyi unutmayınız.

    Bu mübarek duayı Allah'a ve Rasulü'ne gönül vermiş siz müslüman kardeşlerimin daha kolay faydalanması için kaynak eserlerden rivayet edilen İsm-i A'zam'lan toplayarak tek dua haline getirdim. Allahü Teala dualarınızı kabul buyursun. Kulların en zayıfı bu fakiri de duanızdan mahrum etmeyiniz.