İslamda Ailenin Önemi Nedir? Karı-koca, ana-baba ve çocuklardan meydana gelen en küçük insan topluluğuna aile denir. Ailelerin birleşmesinden Millet meydana gelir. Bir Millet için ailenin önemi çok büyüktür. Çünkü milletin temeli ailedir. Aileler mutlu ve huzurlu olursa millet de güçlü ve kuvvetli olur. Aile, bir milleti millet yapan milli ve manevi değerlerin, gelenek ve göreneklerin öğrenildiği bir okuldur. Allah'a, vatan ve millete karşı borçlu olduğumuz vazifeler önce burada öğrenilir. Küçükler ailede büyüklerin davranışlarını görerek taklid eder, devamlı olarak gördüğü hareketler ruhunda iyice yerleşir ve alışkanlık haline gelir. Böylece çocuğun ahlaki yapısı ve kişiliği oluşur. İnsanların davranışlarını bir fotoğraf makinesi gibi alan çocuğun temiz ruhunda iyi görüntülerin yer alması için, aile fertlerinin her zaman iyi hareketlerde bulunması gerekmektedir. Bu sebeple, aile fertlerinin birbirlerine karşı ahlaki vazifelerini ve sorumluluklarını yerine getirmesi büyük önem taşımaktadır. Ailenin mutluluğu ve milletin geleceği buna bağlıdır. Ailenin temeli karı.kocadır. Aile önce bunlarla kurulur. Peygamberimiz [s.a.v.] Efendimiz şöyle buyurmuştur: "Dikkat ediniz, sizin kadınlarınız üzerinde, kadınlarınızın da sizin üzerinizde hakları vardır..." [110] . Her şeyden önce karı ile koca arasında karşılıklı sevgi olmalı, . Koca, ailesinin yiyecek, giyecek ve diğer ihtiyaçlarını karşılamak için çalışmalı, kazancı helal olmalı, . Koca, ailesinin dini ve ahlaki vazifelerini yapmasında yardımcı olmalı, eksiklerini öğretmeye çalışmalı, . Erkek, hanımına karşı nazik ve yumuşak davranmalı, kaba ve kırıcı olmamalı, Bu konuda Sevgili Peygamberimiz şöyle buyuruyor: "Mü'minlerin iman yönünden en mükemmeli ahlakça en güzel olanlarıdır. Sizin en hayırlınız kadınlara karşı en iyi davrananınızdır." [111] . Kadın, kocasına sevgi ve saygı ile bağlanmalı, ev idaresinde ve çocukların terbiyesinde kocasına yardımcı olmalı, . Kadın, tutumlu olmalı, kocasının kazandıklarını israf etmemeli ve evine sahip çıkmalı, . Kadın, evine, yuvasına bağlı olmalı, namusunu titizlikle korumalıdır, Kardeşler arasında samimi bir sevgi ve birlik olmalı. Kardeşler birbirlerini tamamlayan bir bütünün parçaları gibidir. Hiç bir şey bu birliği bozmamalı, kardeşleri birbirinden uzaklaştırmamalı. Miras, para ve mal gibi şeyler, maddi çıkarlar, kardeşlerin arasını açmamalı, aralarındaki birliği bozmamalı. Büyük kardeşler küçükler için ana, baba gibidir. Küçükler büyüklere saygı göstermeli, onlara karşı gelmekten, kırıcı söz ve davranışlardan sakınmalı. Büyükler de küçükleri korumalı, sevgi ve merhamet göstermelidir. Kardeşler birbirlerine iyilik yapmalı, birbirlerinin menfaatini kendi menfaati gibi gözetmelidir, Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: "Kadın, beş vakit namazını kılar, Ramazan orucunu tutar, namusunu korur ve kocasına itaat ederse, kendisine: 'Hangi kapısından istersen cennete gir denilir." [112] "Herhangi bir kadın, kocası kendisinden razı olduğu halde ölürse cennete girer."[113] Aile yuvasının süsü ve mutluluk kaynağı olan çocuk, anne ve babaya Allah'ın bir emanetidir. Anne ve baba çocuklarının terbiyesinden hem Allah'a, hem de topluma karşı sorumludur. Anne ve babanın çocuklarına karşı başlıca vazifeleri şunlardır: . Çocuklarını sağlıklı olarak besleyip büyütmek, çocukların beden ve ruh sağlığını korumak, . Çocuklarına haram lokma yedirmemek, Peygamber Efendimiz: "Allah yolunda harcanan paraların sevabı en çok olanı, aile fertlerine harcanan paradır." [114] buyurmuş. "Bir insanın bakmakla yükümlü olduğu aile fertlerini ihmal etmesi günah olarak kendisine yeter." [115] uyarısında bulunmuştur. . Çocuğuna güzel bir ad koymak, . Çocuğu iyi terbiye etmek, ona ahlak yönünden güzel örnek olmak, Peygamberimiz: "Hiç bir baba çocuğuna güzel terbiyeden daha üstün bir bağışta bulunmamıştır." buyurarak çocuk terbiyesinin önemini belirtmiştir. . Çocuğu okutmak, geçimini sağlayıcı bir meslek sahibi yapmak, Hz. Ali şöyle demiştir: "Çocuklarınızı bulunduğunuz zamandan başka bir zaman için yetiştiriniz. Çünkü onlar, sizin zamanınızdan başka bir zaman için yaratılmışlardır." . Çocukları sevmek, onlarla ilgilenmek. Çünkü çocukların yemek, içmek kadar sevgiye de ihtiyaçları vardır, Peygember Efendimiz çocukları çok sever ve onlarla ilgilenirdi. . Çocuklara sevgi gösterirken, hediye verirken ayırım yapmamak, eşit ve adaletli davranmak, . Evlenme çağına geldikleri zaman çocukları evlendirmek, . Ana ve babaya iyilikte bulunmak, . Geçim sıkıntısı içinde iseler geçimlerini sağlamak, . Ana ve babayı söz ve davranışları ile hiçbir şekilde incitmemek, "Öf" bile dememek, . Ana ve babalarına karşı güler yüzlü, tatlı sözlü olmak, yüzlerine sert ve öfkeli bakmamak, . Çağırdıkları vakit hemen koşmak, . Ana ve babaların emirlerini [Bu emirlerde Allah'a itaatsizlik olmadıkça] dinlemek ve yerine getirmek, . Her işte onları memnun etmek, . Yanlarında yüksek sesle konuşmamak, . Ana.baba hizmete muhtaç duruma geldiklerinde onlara hizmet etmek ve bunu seve seve yapmak, . Onlardan izinsiz bir yere gitmemek, . Öldükleri zaman onları rahmetle anmak, dûa etmek, onların ruhları için hayır yapmak, vasiyetlerini yerine getirmek, anne ve babanın dostlarına iyilik etmek, anne ve babasına kötü söz söylenmesine sebep olmamak, Anne.baba hakları konusunda Peygamber Efendimiz şöyle buyuruyor: "Allah'ın en sevdiği amel, vaktinde kılınan namaz ile anaya ve babaya iyilik yapmaktır." [116] "Allah'ın kıyamet gününde yüzlerine bakmayacağı kişilerden biri de anasına, babasına asi olandır." [117] "Allah, bütün günahlardan dilediklerinin [cezasını] kıyamet gününe tehir eder, yalnız ana.babaya yapılan isyanın cezasını Allah, sahibine ölmeden önce verecektir." [118]