Kur’an’da dünya ve ahiret kelimeleri sıkça geçer. İslam'a göre dünyada yaşanacak hayatın karşılığı ahirette görülecektir. Çünkü ahiret, insanların ölümünden sonraki yaşayacakları sonsuzhayat, dünya ise ahiret öncesi yaşadıkları mekânın ismidir. Dünya ölüm (göçüş)öncesi hayat için bir hazırlık yeridir. İnsan hem dünya hem de ahiret için çalışmalıdır. Kur'an-ı Kerim'de şöyle buyrulmaktadır: مَن كَانَ يُرِيدُ حَرْثَ الْآخِرَةِ نَزِدْ لَهُ فِي حَرْثِهِ وَمَن كَانَ يُرِيدُ حَرْثَ الدُّنْيَا نُؤتِهِ مِنْهَا وَمَا لَهُ فِي الْآخِرَةِ مِن نَّصِيبٍ Men kâne yurîdu harsel âhireti nezid lehu fî harsih(harsihî), ve men kâne yurîdu harsed dunyâ nû’tihî minhâ ve mâ lehu fîl âhireti min nasîb . “Ahiret kazancını isteyenin kazancını artırırız; dünya kazancını isteyene de ondan veririz ama onun ahirette bir payı bulunmaz.” (Şûrâ suresi, 20. ayet.) Kur’an'da "Allah Azze ve Celle'nin sana verdiğiyle ahiret yurdunu ara. Dünyadan da nasibini unutma. Allah Azze ve Celle, sana iyilik ettiği gibi, sen de öylece iyilik yap. Yeryüzünde sakın fesat çıkarma. Doğrusu Allah fesat çıkaranları sevmez." buyurmaktadır. Bu ayet-i kerime ile Allah Azze ve Celle kullara verdiği akıl, fikir, sağlık ve mal gibi çeşitli nimetlerle ahreti kazanmalarını, dünyadan ise kendilerine gerekli olan şeyleri almalarını ve onlardan yararlanmalarını istemektedir. Bu manada dünya, ahretin tarlasıdır. Burada ekilenler orada biçilecektr. Her Şey dünyada kazanılıp, kaybedilir. Allahü Teala'nın hoşnutluğunu kazanmak için iyilikler, güzel işler ve ibadetler dünyada yapılır. Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed Aleyhissalatu vesselam de bir hadislerinde "Sizin en hayırlınız ne dünyası için ahiretini ne de ahireti için dünyasını terkedendir. Aksine her ikisine önem verendir. Zira dünya, ahirete ulaştırıcı bir vasıtadır. Sakın insanlara yük olmayınız." buyurmakla, İslam'ın dünya ve ahiret dini olduğunu en güzel biçimde bizlere bildirmiştir. İnsan her iki dünyasının da güzel olmasını ister. Bu hususta şöyle bir dua öğretilir: “Rabbimiz! Bize dünyada da iyilik ver, ahirette de iyilik ver.” (Bakara suresi, 201. ayetler.)
