Dini terim olarak irade nedir ? Sözlükte "istek, arzu, dilek, emir, sevk ve güç" gibi manalara gelmektedir. İradenin insanların iş ve davranışlarını etkilemesi bakımından çeşitli tanımları yapılmıştır. Buna göre irade; bir şeyin yapılmasına da yapılmamasına da muktedir olan hayat sahibinin bu iki şıktan birine kendi isteğiyle hükmetmesidir. Ya da düşüncenin ortaya koyduğu bir gayeye doğru gitme hareketidir. Kur'ân-ı Kerim'de irade kavramı toplam 138 yerde geçmektedir. Bu hem Allah'ın iradesini hem de kulun iradesini kapsamaktadır. İrade Cenab-ı Hak için olunca küllî, kul için olunca cüz'î olur. İnsandaki irade akıl ve düşünce kabiliyetine göre şekillenir. Kelâm ekolleri ve bilginleri arasında iradenin kaynağı ve fiile dönüşmesi ya da eyleme yansıması hakkında farklı görüşler ortaya çıkmıştır. Bunun iki uç noktasını Cebriye ve Kaderiye ekolleri oluşturmaktadır. Cebriye, insanın iradesinin tamamen Allâh'ın iradesine bağlı olduğunu, ancak O'nun dediğini yaptığını, Kaderiye ise, insan iradesinde tamamen müstakil olduğunu, kendi fiilinin yaratıcısı olduğunu iddia etmişlerdir. Buna karşılık Ehl-i Sünnet kelam bilginleri, insanda cüz'î irade bulunduğunu, insanın kâsip, Allâh'ın ise halik olduğunu söylemişlerdir. İnsan diler, Allâh da onun isteği doğrultusunda yaratır. Bunun sonucu olarak da, herkesin yaptığı iyilik kendi yararına, kötülük de kendi zararınadır. Allah kullarına haksızlık etmez. Yapmadıkları veya iradeleri dışında geçen işlerden dolayı onları cezalandırmak suretiyle onlara zulmetmez.