İslam İmanın Esasları Nedir? İslam Dininin Temel İman Esasları Nelerdir?

Konusu 'Bunları Biliyor muydunuz?' forumundadır ve saadet tarafından 24 Kasım 2018 başlatılmıştır.

  1. saadet

    saadet Moderatör Admin

    İmanın Esasları Nedir İslam Dininin Temel İman Esasları Nelerdir.

    İmanın Esasları Nedir? İslam Dininin Temel İman Esasları Nelerdir?


    İMAN ESASLARI
    Bizler kelime-i şehadeti söyleyerek Müslümanlığımızı ifade etmiş oluruz. Kelime-i şehadet iman esaslarını özet olarak ifade etmektedir. Cenab-ı Allah’a (c.c.) ve Hz. Muhammed’in
    (s.a.v.) peygamberliğine inandığımızı ifade ederiz. Bu ikisine inanmak Allah’ın (c.c.) bize gönderdiği, Hz. Peygamberimizin (s.a.v.) de öğrettiği tüm esasları kabul etmeyi gerektirir.

    Bu yüzden kelime-i şehadet iman esaslarının hepsini içinde toplayan özlü sözdür. İslam âlimleri temel iman esaslarını icmalî (genel) bir şekilde “amentü” duasıyla ifade etmişlerdir.
    Cibril hadisinde Hz. Peygamber, “İman nedir?” sorusuna şu şekilde cevap vermiştir: “İman; Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, ahiret gününe, kadere, hayır ve şerrin Allah’tan olduğuna inanmaktır.”22 Bir kimsenin mü’min sayılabilmesi için zarurât-ı diniye denilen hususlara inanması gerekir. Zarurât-ı diniye altında ele alının hususlar.


    Amentü Duası
    İmanın Esasları Nedir İslam Dininin Temel İman Esasları Nelerdir.

    İslam Dininin Temel İman Esasları Nelerdir?
    İslam dinin temel özelliklerini, yapısını, hedeflerini, kutsallarını, ibadet ve yasaklarını içermektedir. Sadece iman esaslarını kabul
    edip İslam’ın sembolü hâline gelmiş ve diğer din ve inançlardan İslam’ı ayırt eden hususları kabul etmemek İslam’ı da kabul etmeme anlamına gelir. İslam alimleri zarurât-ı diniyenin üç temel husustan oluştuğunu belirtmişlerdir.


    Birincisi iman esaslarıdır. İkincisi temel ibadetlerin farz olduğuna inanmaktır. Beş vakit namaz, zekât, ramazan orucu ve hac gibi ibadetler mutlaka kabul edilmesi gereken ibadetlerdir. Bunları inkar etmek küfrü gerektirir. Üçüncüsü ayet ve hadislerle kesin olarak
    yasaklanan şeylerin haram olduğunu kabul etmek ve bunların farz olduğuna inanmaktır. Şarap içmek, haksız yere birini öldürme, haksız yere birinin malını alma, hırsızlık, ana babaya itaatsizlik etme zina etme, yetim malı ve faiz yeme, yalan söyleme bu tür yasaklanan davranışlardandır.


    Allah’a İman
    Kâinatta her şeyin bir düzen ve intizam içinde hareket ettiğini görüyoruz. En küçüğünden en büyüğüne tüm kâinat sınırsız bilgi ve sonsuz kudret sahibi olan bir yaratıcıya işaret ediyor ki O da Allah Teâlâ’dır. Rabbimiz gerek iç dünyamızda ve gerekse çevremizde pek çok delil ile kendi varlığını ve büyüklüğünü göstereceğini şu şekilde beyan ediyor: “İnsanlara, hem kendilerinde
    hem de dış dünyada delillerimizi göstereceğiz…
    ”23 Kendimize ve çevremize şöyle bir baksak Cenab-ı Allah’ın (c.c.) varlığına işaret eden pek çok delil görebiliriz. Bütün organlarımızı detaylı bir şekilde incelediğimiz zaman Cenab-ı Allah’ın (c.c.) sınırsız ilmini ve eşsiz kudretini daha açık bir şekilde hissederiz.


    Bütün iman esasları Allah Teâlâ’ya imana dayanır.
    Biz O’nun varlığına, birliğine yüceliğine inanarak Mü’min ve Müslüman oluruz. Allah’ın (c.c.) kâinatı yaratan, idare eden, kendisine ibadet edilen, isim ve sıfatlarında tek, eşsiz ve en yüce varlık olduğunu kabul etmeye tevhid denir.

    Tevhid anlayışı, inanç sisteminin temelini oluşturur. “Allah” kelimesi tüm kâinatı yoktan var eden Yüce Rabbimizin özel ismidir. Kur’an’da en çok geçen ismi budur. Rabbimizin bunun dışında Rahman, Rahim gibi pek çok ismi vardır ki bunlara “esmâ-i hüsnâ” denir.
    Rabbimizin özelliklerini ifade eden bu “güzel isimleri” ile O’nu tanır, öğrenir ve O’na dua ederiz. Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyrulmaktadır. “Allah, kendisinden başka ilah olmayandır. En güzel isimler ona mahsustur.”24