Hz. Ebu Bekir (r.a) hayatı

Konusu 'İslam büyüklerinin hayatları' forumundadır ve saadet tarafından 30 Eylül 2016 başlatılmıştır.

  1. saadet

    saadet Moderatör Admin

    Hz. Ebu Bekir(r.a) hayatı

    Hz. Ebubekir; ilk İslâm halifesiydi ( Mekke 572 ) (Medine 634).


    Ebubekir'ın ismi kendisine İslami kabul ettikten sonra Peygamber (s.a.v) tarafından verilmiştir. Hz. Peygamber (s.a.v) ile olan arkadaşlığı ve yakınlığı İslam'dan önceki Cahiliye Dönemi’nden başlamıştır. Mekke’nin önde gelen, zengin ve saygın kişiler arasındandır . Ticaretle uğraşıyordu. Hz. Peygamber (s.a.v)'e vahiy geldikten sonra İslamı kabul eden ilk erkek Hz. Ebu Bekir olmuştu (610).

    Bu yıllardan sonra bütün varlığını İslamın yayılması için harcadı. Hz. Peygamber (s.a.v) 622’de Mekke’den Medine’ye hicret ettiği zaman onu da yanına aldı. Hicret zamanında Hz. Peygamberi öldürmek için izleyen Mekkeli müşrikleden (putataparlar) kurtulabilmek için Hz. Peygamber ile birlikte üç gün Sevr Mağarası’nda kaldılar. Bu sebeple Ebubekir, Yâri Gâr (Mağara Arkadaşı) sıfatıyla da bilindi. Medine’ye geldikten kızı Ayşe’yi Hz. Peygambere ile evlendirerek onunla olan yakın arkadaşlığını akrabalığa dönüştürdü Hz. Peygamber'in yaptığı tüm savaşlara katıldı. 630’da Tebük Seferi’nde Müslümanların sancağını taşıdı. Hz. Peygamber hastalanınca, Müslüman cemaate imamlık yapıp namaz kıldırma görevini de ona verdi, hatta kendisi de onun arkasında namaz kıldı. Hz. Peygamber (s.a.v) 8 Haziran 632 Pazartesi günü vefat edince Hz. Ebubekir ilk halife sıfatıyla Müslüman Devleti’nin başına geçti. Böylece 661’de Emevilerin yönetimi ele geçirmelerine kadar sürecek olan Hulefâ-i Râşidin (Akıllılar, Hak yolunu kabul etmiş olanlar, Dört Halife Dönemi) başlamış oldu. Ebubekir halife seçildikten sonra Müslümanların Hz. Peygamber'e vefatı üzerine düştüğü paniği soğukkanlı davranışı ve mantıklı, yatıştırıcı sözleriyle önlemeyi başardı.

    Hz. Ebubekir’in halifeliği iki yıl, üç ay, on gün sürmüştür. Halife seçildikten sonra ilk işi Hz. Peygamberin'in vasiyeti uyarınca Üsame komutasındaki orduyu Suriye sınırına gönderdi. İslâm devletini içten ve dıştan saran tehlikeleri, Hz. Peygamber'in ilkelerinden en küçük bir ödün vermeksizin ortadan kaldırdı ve İslâm birliğini yeniden kurmuş oldu.

    İç güvenlik ve bütünlüğü sağladıktan sonra Halit bin Velit ve İkrime gibi kıymetli komutanlarının başlarında bulundukları ordularla İslamlığı Arabistan dışına yaymaya çalıştı. Bizans ve İran üzerine başarılı seferler düzenlendi. 633’te Irak’ta Hire, İslam Devleti’nin topraklarına katıldı. Bir yıl sonra Ecnadeyn’de Bizans Ordusu büyük bir bozguna uğradı. 100 binden fazla Bizans ordusunu öldürüldüğü 3.000 Müslümanın şehit olduğu bu savaşta Müslüman kadınlar da erkeklerle birlikte savaştılır.

    Tüm bu savaşlarda, Kuran-ı Kerim’i oluşturan âyet ve sûreleri deriler, yapraklar, taş levhalar ve yassı kemikler üzerinde yazmakla vazifelendi. Vahiy kâtiplerinden çoğu şehit oldular. Hz. Ebubekir, Hz. Osman döneminde kesin biçimini alacak olan Kuran-ı Kerim’in tedvini (kitap olarak bir araya getirilmesi) konusunda ilk adımı attı. Bunun için bir kurul oluşturarak başına Hz. Peygamber'in kâtiplerinden Zeyt bin Sabit’i getirdi. Kurulun çalışmaları sırasında ilk toplu Kur’an-ı Ke-rim’e Mushaf (sayfa biçiminde yazılmış olan, kitap) ismi verildi. Ecnadeyn’ de Bizans Ordusu’na karşı kazanılan zaferden kısa süre sonra Hz. Ebubekir hastalandı. 23 Ağustos 634’te vefat etti.

    Hz. Ebubekir, Aşere’i Mübeşşere’nin (Cennetle müjdelenen ) bir sahabeydi.