Hz Ali ve rüyası Hz. Muhammed s.a.v efendimizin En güzel arkadaşlarıdan Hz.Ali Efendimiz kerremallahu veche rüyasını anlatıyor Hz.Ali (r.a.) Peygamber Efendimiz s.a.v birgün rüyasında görüyor. Rüyasında Efendimizin arkasında namaz kılıyormuş. Namazdan sonra bir cariye elinde hurmalarla Peygamberimiz'e doğru gelmiş. Hz. Peygamber o hurmalardan bir tane alıp Hz. Ali Efendimiz'e vermiş. Bir tane daha alıp onu da vermiş. Hz. Hz.Ali buyuruyorki - Uykudan kalktığım zaman hem hurmanın tadı damağımdaydı, hem de Hz. Rasûlallah'ın hasreti içimdeydi. Çünkü hadise Peygamberimiz'in vefatından sonra oluyordu. Rüyadan uyanan Hazreti Ali Efendimiz, abdest alıp doğru mescide koşuyor. O zaman, Halife Hz. Ömer Efendimiz'dir. Mescide gelen Hz. Ali Efendimiz, Hazreti Ömer'in arkasında sabah namazını kılıyor. Namazın arkasından, gördüğü rüyayı anlatmak isterken bir de bakıyor ki, rüyasında gördüğü cariye elinde hurmalar olduğu halde orada durmuyor mu? Getirip elindeki hurmaları Hz. Ömer'in önüne bırakıyor. Hz. Ömer, hurmalardan birisini alıp Hz. Ali'ye veriyor. Arkasından bir tane daha alıp veriyor. Kalanları da diğer sahabilere dağıtıyor. Hz. Ali Efendimiz, içinden "Bir tane daha verse" diye geçirince, Hz. Ömer ona doğru dönüyor ve: - Allah'ın Rasûlü bir tane daha verseydi, ben de verirdim yâ Ali, diyor. Buna hayret eden Hz. Ali Efendimiz'e karşı da: - Yâ Ali hayret etme. Biliyorsun ki mü'min baktığı zaman Allah'ın nuruyla bakar ve görür. Hz. Ali Efendimiz: - Doğru söyledin yâ emîrel mü'minîn, diyor. Hz. Ali Efendimiz buyuruyor ki: - Rüyamda gördüğüm, olduğu gibi çıkmıştı. Hz. Ali Efendimiz,Efendimiz(s.a.v.) şöyle söylediğini haber vermiştir: - Cennet ehlinin, kandili hiç şüphe yoktur ki Hattab oğlu Ömer'dir. Hz. Ömer, bu hadisi duyunca heyacanla sordu: - Yâ Ali, sen bunu Rasûlallah'dan duydun mu? Hz. Ali: - Evet, duydum, dedi. Hz. Ömer, Hz. Ali'nin bunu Peygamber Efendimiz'den duyduğuna dair ondan yazılı bir kağıt aldı ve: - Öldüğüm zaman bunu kefenimin içine koyunuz. Ben Rabbime bununla kavuşmak istiyorum, buyurdu. Hz. Ali Efendimiz, yeminle şöyle demektedir: - İslâmda, Ebûbekir ve Ömer'den daha temiz ve daha ahlâklı bir kimse doğmamıştır. Yine buyurdu ki: - Kim onlara uyarsa kendisini sağlama almış olur. Kim onların izinden giderse doğru yoldadır.