Liderlerin bu kitabı okumaya başlamasının sebebi Hz Ali’nin iyi bir lider olamanın yanında insan olduğunun unutulmaması gerektiğini ve yöneticilikte erdemli olmaya verdiği önemi ve bu yüzyılda buna duyulan özlemi çok güzel dile getirmiş olmasıdır. Kitabı okumaya başladığınızda kitap liderler , yöneticiler , eğitimciler , girişimciler , öğrenciler ve kendi kendinin lideri olmayı hedefleyenler için bir başucu kitabı… Bu yazımda kitaptan tuttuğum bazı notları yazmak istiyorum , gerçekten hepsi teker teker ders niteliğinde. Bir lider nasıl olmalı neye öncelik vermeli ve bunun dışında hayata dair Hz. Ali’den bazı iciler.. ‘ Bir şeyi değiştirmek için değişecek tek şeyin önce kendisi olduğunu bilen kişi gerçek liderdir. İç dünyalarını değiştirmeyen insanlar başkalarını değiştiremezler. Küçük insanlar ellerine imkan geçtiğinde emretmeyi çok severler. Emirler, itaatler , komutlar sanki hep küçük insan için yaratılmıştır.’ Hz. Ali iyiliğin ve erdemin sembolü olarak kabul edilir. Onun kişiliği ve adaleti idari mekanizmasına yansımıştır. Tayin ettiği valilere gönderdiği mektup veya genelgelerde onun bu özelliğini gözlemlemekteyiz; Halktan biri yanınıza korkarak gelmeyecek , sizinle konuşurken dili sürçmeyecek. Büyüklenme , kendini bir şey zannetme. Unutma ki yönettiğin insanlar senden daha üstündür, senin geçimini onlar sağlamaktadır. Öyleyse onlara hizmet et ve vicdanlı ol. Düşmanla aranda bir sözleşme yaptıysan yahut ona karşı bir taahhüdün varsa yapılan sözleşmeye riayette bulun , ahdini yerine getir. Verdiğin sözü muhafaza için gerekirse hayatını bile feda et. Hz. Ali’nin başarılı olmasının sırrı neydi; Başarısının sırrını söylemeden önce şuna değinmek istiyorum: bir zamanlar siyasetçilerin ve liderlerin başucu kitabı ‘ Amaç için her türlü yolu geçerli sayan’ Machiavelli’nin PRENS adlı kitabı gözdeydi başucu kitabındaki değişimin nedeni siyasette ve liderlikte erdemlilik ilkesine duyulan ihtiyaç.. Liderliği kaya gibi insan modundan çıkarmıştı. ‘Affetmekten utanmayın size yapılan hatalar karşısında hemen öfkelenip ceza vermeyin öfkeniz geçtikten sonra kanun ne ise onu uygulayın’ diyen bir lider , liderliğin yanında insan olamanın unutulmaması gerektiğini hatırlatan gözyaşı döken , nazik fakat cesur bir lider. Hz. Ali İslamın halifesi olduğu halde asla ‘ müslümanın en kötüsü Müslüman olmayanın en iyisinden daha iyidir ‘ mantığıyla hareket etmemişti. O yaratılanı yaratandan ötürü sevmeyi öğretmişti ve şöyle demişti ; Bir kısmı dinde kardeştir sana , öbür kısmı yaradılışta eştir sana. Diyerek insanlara ne güzel mesaj veriyordu bundan asırlar önce. Bundan yüzyıllar önce liderlere ve yöneticilere çok güzel mesajlar veriyordu. Yönetimi altındaki halktan biri , yöneticiyle konuşurken heyecanlanıyorsa veya korku belirtileri yaşıyorsa bu durum orada duran idarecinin güven yaratamamış olmasından kaynaklanmaktadır. Sevilen ve hala hikayeleri anlatılan liderlerin ve yöneticilerin hepsi incelendiğinde erdemli inançlı kimseler olduğu gözlenmektedir. Liderlik sırları hakkında bir çok sırlar vermişti o. Liderlik silgi kullanmadan resim çizebilme sanatıdır hataya gelir tarafı yoktur. Çok iyi bir hitabetçi idi ; Hz. Ali yaşayan insanlar kadar mezarlıkta yatan insanlara da seslenirdi. Fakat sözlerini ölülere değil , ruhlarını öldürmeye çalışan dirilere söylerdi… Konuşmasını gür ve tane tane yapardı ve konuşurken hibat ile alakalı şunu söylerdi. İnsanoğlu sadece inandığı hakikati gür bir sesle haykırabilir. Bu yüzden kendisi her sözünü gönüllere inci inci nakşetmiştir. Tayin ettiği valilere hep şunu söyledi; gittiğiniz yerlere adalet götürün haberiniz olsun ki dünya arkası dönük bizden gitmekte, ahiret ise bize doğru ilerlemektedir. Adaleti savundu hep; Adaleti savunurken en büyük rolün her zaman alim ve lider kişilerde olduğunu vurgulamıştır. Günde 10 milyon varil petrol üreten arap dünyasında bir ülkenin şehrinde, hala elektriğin bulunmadığı karanlık evlerin olması ve bu evlerde aç yatan insanların bulunması, yine aynı kentte milyonlarca para verip çocuklarına en pahalı oyuncakları alan insanların yaşıyor olması çelişkiden de öte tuhaf gerçekliktir! Bu eşitsizliği anca bilginler ve liderler önleyebilir ve anca onlar halkı aydınlatabilir. Geçenlerde Sıcak Düz ve Kalabalık ( T. Friedman) isimli kitapta geçen bir araştırmaya göre arap halkının büyük çoğunluğu ‘ keşke ülkemizde petrol çıkmasaydı ‘ diyor çünkü bir taraf aşırı zengin olurken bir taraf çok fakir oluyor. Bunun önüne geçmek bilginlerin ve liderlerin ülke halkını aydınlatmasından geçiyor diyor Hz. Ali