Hisse Senetlerinin Zekatı Sermaye ortaklıklarında ortaklık payını belirten belgeye “hisse senedi” denir. Hisse senetleri zekata tabidir. Nisaba ulaşıp, üzerinden bir yıl geçince bu senetlerin kırkta birini zekat olarak vermek farzdır. Hisse senedinin kıymeti rayiç bedelle değerlenir. Çünkü hisse senetleri başlangıçta şirket sermayesini gerçekten yansıtırken zaman içinde bu özelliğini muhafaza edemez. Dağıtılmayan veya kısmen dağıtılan karlarla şirketler kendi içinde büyümektedirler. Ayrıca enflasyon sebebiyle de mal varlığı değişmektedir. Bu artışlar hisse senetlerine yansıtılmazsa nominal sermaye ile fiili sermaye arasında farklılık ortaya çıkar. Böyle durumlarda, ödenmiş sermayeye ilaveten, dağıtılmamış kar payları, ihtiyat akçeleri ve yeniden değerleme fonu gibi unsurlar da dikkate alınarak şirketin gerçek sermayesi bulunur. Bundan zekat dışı sabit sermaye unsurları çıkarılınca kalan meblağ şirketin zekata tabi gerçek varlığı olur. Bu varlık hisse senetlerine taksim edildiğinde her payın zekata tabi gerçek kıymeti ortaya çıkar. Misal, kuruluşta 1000 adet 1 liralık payla kurulan bir şirketin sermayesi 1000 liradır. Her payın kıymeti de 1 liradır. On sene sonra karlı bir iş hayatı geçiren şirketin zekata tabi yeniden değerlenmiş kıymeti 50.000 lira ise, artık nominal kıymeti 1 lira olan bir pay gerçekte 50 lira kıymete çıkmış olur. Böyle bir şirkette zekata tabi mal varlığı, zekat dışı sermaye unsurları düşüldükten sonra yarı yarıya olsa, bu ortak 25.000 liranın kırkta bir zekatı ile yükümlü olur. Bu yüzden, her müslüman ortağın yıl sonlarında ortağı bulunduğu şirketin zekata tabi mal varlığı içindeki hissesinin Yüzde oranını bilme hakkı vardır.