Hz. ÖMER’İN MÜSLÜMAN OLMASI —Ey Ömer! Nereye gidiyorsun? —Muhammed’i öldürmeye! Nuaym duyduğu bu sözler karşısında ne yapacağını şaşırdı. Ömer’in öldürmek istediği kişi, canından çok sevdiği peygamberiydi. Ona engel olmalıydı. Ama nasıl? Ömer ki yiğitliğiyle nam salmış bir pehlivan… Nuaym ona nasıl güç yetirsin? Tek çare Ömer’in Hz. Peygamber’in yanına gitmesine engel olmaktı. Şaşkınlıkla şu sözler döküldü ağzından: —Sen önce kendi ailene bak! Kız kardeşin ve enişten Müslüman oldular. Bu kez şaşırma sırası Ömer’deydi. “Demek bizimkiler de ha?” Ömer, öfke ile yolunu değiştirdi ve hemen kardeşi Fatma’nın evine gitti. Ömer kapıya dayandığında Fatma ve eşi Said, evde Kur’an okuyorlardı. İçerden Taha suresinin ayetleri işitiliyordu: “Ta Ha. Biz Kur’an’ı sana güçlük çekesin diye değil, ancak Allah’tan korkanlara bir öğüt olsun diye indirdik.” Ömer hışımla içeriye daldı ve sordu: —O okuduğunuz şey neydi? —Bir şey yok. —Ne demek bir şey yok, kulaklarımla duyduğum şeyi inkar mı ediyorsunuz? Hem ikinizin de Muhammed’in dinine girdiğini duydum. Doğru mu? Cevap vermelerine bile izin vermedi Ömer eniştesinin üzerine yürüdü. Kız kardeşi araya girmek istedi. Fakat Ömer öfkeden ne yaptığını bilmiyordu. Fatma haykırdı: —Evet, biz İslam’ı seçtik. Hiçbir şey bizi dinimizden döndüremez. Elinden geleni ardına koyma! Ömer kardeşinin bu kararlı sözleri karşısında kendine geldi. Durdu ve kardeşine baktı. Sakin bir şekilde okudukları şeyi getirmelerini istedi. Ayetleri okudukça Ömer’in kalbi yumuşuyordu. En son Taha suresi’nin 14. ayetini okudu: “Şüphe yok ki Ben Allah’ım. Benden başka ilah yoktur. O halde bana ibadet et ve beni anmak için namaz kıl.” Artık Ömer’in çağrıya kulak vermekten başka yapacağı bir şey kalmamıştı. Hemen oradan ayrıldı ve Hz. Peygamber’in (s.a.v.) yanına gitti. Peygamber Efendimizin (s.a.v.) bir süredir Ömer’in Müslüman olması için ettiği dualar kabul edilmişti. Ömer Peygamber’in (s.a.v.) huzurunda kelime-i şehadet getirdi. Bu sahneye tanık olan Müslümanların sevinç dolu sesleri ortalığı kapladı: —Allah-u ekber! Allah-u ekber! Allah-u ekber! Peygamberi öldürmeye giden Ömer, onun huzurunda İslam’la dirilmişti. (bk. İbnü'l Esir, el-Kamil, C 1, s. 602-606, Hatice IŞILAK, Birdirbir Dergisi, Mayıs 2007.)