Kur'an-ı Kerim'de Şifa Ayetleri Kur'an-ı Kerim'in her ayeti birer şifadır ve Kur'an-ı Kerim surelerinin ve ayetlerinin her birini şifa, dua niyetine ve isteklerinizi niyet ederek okuyabilirsiniz. Özel olarak Fatiha, İhlas, Nas, Felak, Yasin, Tebareke surelerini Ayet el-Kürsi, Amenarrasülü ve Haşr suresinin son üç ayetini okunabilir. Kur'an-ı Kerim'den istifade etmede örnek ve rehber olan Resul-i Ekrem Efendimiz (s.a.v) bu konuda da bir öncülük ediyor, yol gösteriyor, bizzat kendi uygulamalarıyla ders veriyor. Resul-i Ekrem Efendimiz (s.a.v) bazı sureleri özellikle kendi hastalığına karşı okuduğu gibi, aile fertlerinden birisi hasta olunca da okurdu. Resul-i Ekrem Efendimiz (s.a.v) hanımı Hz. Aişe (r.a.) diyor ki: "Ailesinden birisi hastalandığı zaman Resul-i Ekrem Efendimiz (s.a.v) Muavvizatı (Felak ve Nas Sûrelerini) okuyarak onun üzerine üflerdi ve vefatıyla sonuçlanan hastalığa yakalandığında bu sureleri okuyup onun üzerine üflemeye ve kendi eliyle meshetmeye başladım. Çünkü onun elinin bereketi benim elimden daha fazlaydı." (Müslim, Selam:50) Yine Hz. Aişe (ra)'nin anlattığına göre,Resul-i Ekrem Efendimiz (s.a.v) her gece istirahate çekileceği zaman İhlas ve Muavvizeteyn surelerini okuyup avuçlarına üfler, sonra ellerinin yetişebildiği yere kadar vücudunun her tarafını meshederdi. Hadisin devamında, "Sonra Resul-i Ekrem Efendimiz (s.a.v) hastalanınca ona böyle yapmamı bana emrederdi." diyor. (Buharı, Tıb 39) Resul-i Ekrem Efendimiz (s.a.v)sözünü ettiği bir diğer şifa suresi, hepimizin bildiği Fatiha'dır. "Fatiha her türlü hastalığa şifadır." (Darimî, Fadlu'l-Kur'an 12) buyuran Resul-i Ekrem Efendimiz (s.a.v) maddi/manevi bütün hastalıklara karşı Fatiha'nın okunması gerektiğini tavsiye eder. Bu arada Kur'an-ı Kerim'de "Rabbena" ve "Rabbi" ile başlayan pek çok dua ayetleri vardır ve bu ayetleri maddi hastalıkların tedavisi için okuyabileceğimiz gibi, manevi, psikolojik hastalıklar için okumamız da pekala mümkündür. Kur'anda yer alan bazı şifa ayetleri şunlardır: “Ve yeşfî sudûra kavmi’m-mü’minîne ve yüzhib ğayza kulûbihim. ” Anlamı: (Allah mü’minler topluluğunun gönüllerini ferahlandırsın, şifâ versin ve kalplerindeki ıztırabı gidersin.) Tevbe Sûresi: 14-15 “Yâ eyyühe’n-nâsü kad câet küm mev’ızatun min Rabbikum ve şifâü’l-limâ fi’s-sudûri ve hüden ve rahmetün li’l-mü’minîn.” Anlamı: (Ey İnsanlar! Size Rabb’inizden bir öğüt, gönüllerin derdine şifâ, mü’minlere bir hidâyet ve rahmet gelmiştir.) Yûnus Sûresi: 57 “Yahrucu mim-butûnihâ şarâbüm-muhtelifün elvânühû fîhi şifâü’l-linnâsi inne fî zâlike le’âyete’l-likavmi’y-yetefekkerûn.” Anlamı: (Onların karınlarından çeşitli renklerde bir şerbet çıkar ki, onda insanlar için şifâ bulunur. Düşünen bir topluluk için şüphesiz bunda bir delil vardır.”) Nahl Sûresi,69 “Ve nünezzilü mine’l-Kur’âni mâ hüve şifâü’v-ve rahmetü’l-li’l-mü’minîn.” Anlamı: (Biz Kur’ân’da mü’minler için şifâ ve rahmet olan âyetleri indiriyoruz.” İsrâ Sûresi, 82 “Ve izâ meridtü fehüve yeşfîn.” Anlamı: (Hastalandığımda bana şifâ veren Allah’tır.” Şuarâ Sûresi, 80 “Kul hüve li’llezîne âmenû hüden ve şifâün.” Anlamı: (De ki: Kur’ân, inananlar için hidayet ve şifadır.) Fussilet Sûresi, 44