HAREM: 1. Mekke-i mükerreme şehrinden biraz daha geniş olup, hudûdunu İbrahim aleyhisselamın diktiği taşların gösterdiği yer, alan. Bu saha içine gayr-i müslimlerin girmesi yasak ve ihramlı iken bazı işleri yapmak haram olduğu için Harem denilmiştir. Hac için, ömre için, ticaret için veya herhangi bir şey için uzaktan gelenlerin Mîkat (ihrama girilen yer) denilen yerleri ihramsız (iki parçadan meydana gelen dikişsiz elbiseyi giymeden) geçerek Harem'e girmeleri haramdır. Mîkat'tan geçerken bir iş için Hill'de (Mîkat yeri ile Harem sınırı arasındaki yerde) kalmağı niyet edenlerin ve Hill'de oturanların hacdan başka niyetle Harem'e girmeleri caizdir. (İbn-i abidîn) İhrama giren kimseye bazı şeyler yasak olur. Mesela karadaki av hayvanlarını öldürmesi, dikilmiş elbise giymesi, bir yerini traş etmesi, kavga ve münakaşa etmesi, tırnak kesmesi, Harem'de kendiliğinden biten ot ve ağaçları koparması ve kesmesi haram olur. Bunları bilerek veya bilmeyerek unutarak yapanlara kurban, sadaka cezaları vacib olur. (Muhammed Mevkûfatî) 2. Müslümanların evlerinde, saray, konak ve benzeri yerlerde sadece kadınların oturması için ayrılmış oda, daire. Bu oda veya daireye haremlik de denir. Müslümanların evleri iki kısımdır. Harem (haremlik) ile selamlık. Harem kısmı yalnız kadınlara aittir. Buraya hiçbir erkek giremez. Evin erkeği veya mahrem (evlenilmesi haram olan) erkeklerden birisi gireceği zaman mutlaka evin hanımının haberi olur. (Mustafa Sabri Efendi) 3. Zevce, hanım. Harem-i Şerîf: Müslümanların kıblesi olan Kabe-i muazzamanın ortasında yeralan etrafı kubbeli revaklarla çevrili mescid. Kabe'nin etrafı. (Bkz. Mescid-i Haram)