Soru Gusül abdestini ertelemek günah mıdır?

Konusu 'Dini sohbetler' forumundadır ve öykü tarafından 4 Haziran 2015 başlatılmıştır.

  1. öykü

    öykü Süper Moderatör Süper Moderatör Kayıtlı Üye

    Gusül, Allah Azze ve celle'nin müslümanlar için emrettiği en önemli maddî-manevî temizlik biçimidir. Cenab-ı Allah, "Cünüb iseniz hemen (tamamen) yıkanıp temizlenin!..." (Maide, 6) buyurmaktadır.

    Bu yıkanmanın şeklini de Resul-i Ekrem Efendimiz (s.a.v) kendi tatbikatıyla bize öğretmiştir. Guslün daha çok manevi bir temizleme aracı olduğu unutmamalıyız. Nedeni şu ki vücudumuzun herhangi bir yerinde görünür bir pislik ya da kir pas olmasa dahi cünüp olan kişinin ibadetlerini yerine getirebilmesi için mutlaka gusletmesi gerekir. Bununla birlikte gerekli şartları yerine getirilmeyen yıkanma, ne kadar itinalı yapılırsa yapılsın guslün yerine geçmez ve bununla cünüplükten kurtulmak mümkün olmaz. Cünüp olan kimse ilk imkânda gusletmeye çalışmalıdır. Bu durumda ancak, içinde bulunduğu namaz vaktinin çıkmasına kadar müsaade vardır; daha fazla geciktirmesi günah kazanmasına neden olur. (Şamil İslam Ansiklopedisi)



    Gudayf b. Haris (ra) şöyle demiştir: "aişe'ye (ra): Ne dersin? Resûlullah (asm) cünüplükten dolayı, gecenin başında mı, yoksa sonunda mı yıkanırdı? dedim.
    Bazen başında bazen de sonunda guslederdi, dedi.
    Allahu Ekber... Genişlik (kolaylık) veren Allah'a hamd olsun, dedim. (Nesaî, tahare 140, 141, gusl b; Ahmed b. Hanbel.Vl, 47)

    Hadîs-i şeriften, cünüp olan kişinin, cünüp olur olmaz hemen yıkanmasının farz olmadığı, gecenin sonuna kadar guslü tehir ve terk etmesinin caiz olduğu anlaşılmaktadır. Ancak gusülde acele etmek efdaldir. Resûlullah (asm) ümmetine bir kolaylık ve cevazına işaret etmek üzere guslü bazen gecenin sonuna kadar te'hir etmiştir.

    Cünüp olan kişinin, cünüp olur olmaz gusl etmesi farz değildir. (Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi)
    Cünüp olan kimse, hemen yıkanmaz da, gusletmeyi namaz vaktine kadar tehir ederse, günahkar olmaz. Muhıyt'te de böyledir. (Fetevayi Hindiyye)

    Cünüp kimse gusletmeyi namaz vaktine kadar geciktirirse günahkar olmaz. Ama daha önce yıkanması faziletlidir. Nitekim Şeyh Siracüddin el-Hindi (ra) diyor ki : Abdestsiz olana abdest almak, cünüp olana gusletmek, aybaşı halinden veya lohusalıktan temizlenen kadına boy abdesti almak, henüz namaz vakti girmeden vacib değildir.

    Bahriraik ve Fetava-yi Hindiyye'de de bu husus açıklanmıştır. (Kaynaklarıyla İslam Fıkhı)
    Cünüb olan kimse ilk fırsatta gusletmeye çalışmalıdır. Bu durumda ancak, içinde bulunduğu namaz vaktinin çıkmasına kadar müsaade vardır; daha fazla geciktirmesi günah kazanmasına sebep olur. (İslam Fıkıh Ansiklopedisi)

    Gusülde acele etmek efdaldir

    Ali (ra) Resûlullah'ın (asm) şöyle buyurduğunu haber vermiştir:
    "İçinde, resim, köpek ve cünüp bulunan eve melekler girmez” (Ebû Davüd, libas 129; Nesaî, tahare 167, hayl 11; Darimî istîzan 34; Ahmed b. Hanbel, I, 80, 83, 107, 139, 150)
    Meleklerin evlerden uzak kalmalarına sebep olan şeylerden birisi de cünüplük halidir. Bundan murat guslü terketmeyi adet haline getirip, namaz vaktinin geçmesine aldırış etmeyenlerdir. Resûlullah'ın (asm) bir gusülle bütün hanımlarını dolaşması, Hz. aişe'nin bildirdiğine göre, guslü bazen gecenin sonuna kadar geciktirmesi, bir müddet cünüp durmanın mahzurlu olmadığını gösterir.
    Eğer, bu durum meleklerin eve girmesine engel olsaydı, devamlı melekle haşir-neşir olan Resûlullah guslü geciktirmezdi.

    İçinde cünup bulunan eve meleklerin girmekten imtina etmelerinin hikmeti, cünübün namazdan ve Kur'an okumaktan uzak olmasıdır.
    Cünüplükten ötürü yıkanmakta gevşeklik göstermek hayr ve berekete manidir. (Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi)

    Gusül gerektiği durumda uyumak ve yemek yemek isteyen kimse abdest almalıdır

    Ebû Seleme şöyle demiştir: Ben, aişe'ye, Peygamber (asm) cünüb iken uyur muydu? diye sordum. aişe (ra): Evet, abdest alır, uyurdu, dedi. (Buhari)
    İbn Umer şöyle demiştir: Umer ibn Hattab, ResûlulIah'a: Birimiz cünüb iken uykuya varabilir mi? diye sordu. Resûlullah (asm): "Evet, herhangi biriniz abdest aldıktan sonra (isterse) cünüb iken de yatsın" buyurdu. (Buhari)

    Aişe'den (ra), cünüblük halini kasdederek şöyle demiştir; "Resûlullah (asm) (bir şey) yemek veya uyumak istediği zaman abdest alırdı." (Müslim, hayz 27; Tirmizî, tahare 107; İbn Mace, tahare 100)
    Abdest almaksızın yatmamak, imamlardan Evzaî, Ebû Hanîfe, Muhammed, Malik, Şafiî, Ahmed ibn Hanbel, îshak ibn Rahûye, Abdullah ibn Mübarek ve daha başkalarının mezhebidir. Bazıları emredilen abdesti, cinsî münasebet ile hasıl olan ezayı, yanî eller ile husûsî uzuvları yıkamağa hami etmişlerdir. Davûd Zahirî ile Malikîler'den bazıları bunu vacib görmüşlerdir.
    Cünüb kimsenin abdesti almaksızın uyumasında be's görmeyenler de çoktur: Sevrî, İbnu'l-Müseyyeb, Ebû Yûsuf gibi. Bunların delilleri Resûlullah'ın abdest almaksızın uykuya vardığına dair olan diğer hadîslerdir. (Sahih-i Buhari ve Tercemesi)