FESAD: Bozukluk, karışıklık, fitne, anarşi. Allahü teala ayet-i kerîmede mealen buyuruyor ki: Allah'a ve Peygamberine karşı harp edenlerin ve yeryüzünde fesad çıkarmaya çalışanların cezası ancak öldürülmeleri veya asılmaları yahut elleriyle ayaklarının çapraz kesilmesi veya o yerden sürgün edilmeleridir. Bu ceza onlara dünyada bir kepazeliktir. ahirette ise kendilerine büyük bir azab vardır. (Maide sûresi: 33) Fitnenin, fesadın çoğaldığı bir zamanda ibadet etmek, hicret ederek benim yanıma gelmek gibidir. (Hadîs-i şerîf-Mektûbat-ı Rabbanî) Ümmetim arasına fesad yayıldığı zaman, sünnetime yapışan için yüz şehîd sevabı vardır. (Hadîs-i şerîf-Hadîka) İnsanlığın ufuklarını saran fesad karanlığı, hep şirkin, îmansızlığın ve sevişmezliğin bir netîcesidir. (Abdülhakîm Arvasî) Fitne, fesad zamanında İslamiyet'e uymak, kafirlerle harb etmek gibidir. (A. Nablüsî) Fesadların başı İslamiyete uymamaktır. (İmam-ı Rabbanî) Halkın işi gücü fesad olunca, şerliler (kötüler) başlarına geçer. (A'meş)