En-Nur İsmi İle Hakka Münacat

Konusu 'Dini sohbetler' forumundadır ve Adile tarafından 25 Ağustos 2012 başlatılmıştır.

  1. Adile

    Adile Admin

    En-Nur Esması İle Hakka Münacat

    Senindir ya İlahî, zulmette yön veren nûr, Senindir gönüllere aydınlık gönderen nûr. Nurundur alemlerin sırrını tenvîr eden; Senindir cümle envar, senin vasfindir en-Nûr... Yarabbi... Nisyan ile zihnimiz karmakarışık, Bu düşünce zulmetine İlahî gönder bir ışık.. Gönder ki, idrakimiz bu susuzluğa kansın, Sen cümle karanlıkları aydınlatansın... Kirlendi fikrimiz, azaldı zikrimiz, Şaşırdık, biz kimiz? Susadık aydınlığa, Yarabbi bir ışık, Bir düşünce damarından ayrılan bin bir şık. Bir aydınlık gönder bize, aklımız yıkansın, Susadık aydınlığa, bir ışık ver ki kansın... Yarabbi var mı senden gizlimiz ve saklımız? Şişiyor çiğnendikçe sakız gibi aklımız. Kimi zaman farkı yok mücevherin çakılla, Önümüz aydınlanmaz bu küçücük akılla... Kendi benliğimizde dağılırız kırk kola, Yolumuzu ısıtan, meğer ki nurun ola... Sevgimiz bir nefestir, Sevdalarımız bir anlık, Gözlerimiz mi kapalı, yoksa dünya mı karanlık? Geçip gidiyorken ömür yel yeleli atlar gibi, Haykırırız gaflet ile, Daha erken, daha erken!.. Oysa geçip giden zaman, mesafeyi katlar gibi, Sonumuzu bile bile Dön emrini bekliyorken; Görmüyoruz önümüzü, gönlümüze bir nûr gönder, Kitabını eyle mürşid, Resulünü eyle önder... Senin nurundur İlahî, gönülde yakan çerağı, Sen ki gönül zulmetinde aydınlatansın şafağı. Sen ey cümle zulmete aydınlık gönderen nûr, Sarar aydınlığın denizi, dağı. Senin o mukaddes vasfındır en-Nûr; Sensin nûrlandıran nurun kaynağı...