Elhamdülillah demenin faydaları Hamd, samimi olarak ta’zim ve sena (yüceltme ve medih) için söylenen sözdür. Elhamdülillah, “Ta’zim ve senaya dair her türlü güzel söz, ezelden ebede Allah Azze ve celle’ye mahsustur, ona layıktır.” demektir. Ezelden ebede bütün hamdlere: Arş-ı A‘la meleklerinin, Kürsi’nin, göklerin, yerin tabakalarının ve sakinlerinin hamdleri dahildir. Yine adem aleyhisselamdan Peygamberimiz (s.a.v.)’e kadar geçen peygamberlerin, evliyanın ve bütün diğer yaratılmışların hamdleri de dahildir. Şimdi bu mana düşünülerek “Elhamdülillah” denilirse Allah Azze ve celle’ye nihayetsiz hamd edilmiş olur. Akıl sahibi her Müslüman’ın, üzerindeki sonsuz ilahi nimetleri düşünerek nimetlerin artmasına vesile olan hamd ile Cenab-ı Hakk’ın uluhiyet hakkını, gücü yettiğince eda etmeğe çalışması vacibdir. imanın lezzetini kalbinde bulabilmek için daima lisanını Allah’a hamd etmeye alıştırmalıdır. Hususiyle muvaffak olduğu her hayırlı işin evvelinde ve sonunda hamd etmelidir. Nitekim Tefsir-i Kebir’de şöyle geçer: “Hazret-i Adem Safiyyullah’ın (a.s.) mübarek ruhu, cesed-i şeriflerine üflendiğinde, ruh göbeğine ulaşınca aksırdı ve “Elhamdülillahi Rabbi’l-alemin” dedi. Mü’minler de cennete girdiklerinde Cenab-ı Hakk’ı tesbih ederler ve dualarının sonuda “Elhamdülillahi Rabbi’l-alemin” derler. Bu sebepten Allahü Teala’nın ni’metlerinin önünde de sonunda da hamd etmek esastır.” Hadis-i şerifte şöyle buyurulmuştur: “Allahü Teala kuluna bir nimet verdiğinde o kul “Elhamdülillah” derse Allahü Teala da şöyle buyurur: “Şu kuluma bakınız, ona verdiğim az bir ni’mete, ahirette mükafatını ebediyyen alacağı (hamd) ile karşılık verdi.” “Elhamdülillah” arapça olarak sekiz harfdir. Cennetler’in sekiz kapısı vardır. Bir kimse ihlas ile bu sekiz harfi söylese, yani ‘Elhamdülillah’ dese Cennet’in sekiz kapısından girmeye layık olur. (Şerh-i Dürr-i Yekta)