Çevirgel duası ne zaman ve nasıl okunur? Çevirgel Duası Nedir? Böyle bir dua var mıdır? Çevirgel duası diye bir dua Kur’an ve hadis-i şeriflerde ve İslam büyüklerinin dualarında böyle bir şey yoktur. Kaynağı Kur’an ve hadiste olmayan din ile ilgili şeylere şüpheyle yaklaşmak lazımdır. Bu duadan kaybolan bir şeyin bulunması, giden birinin geri gelmesi için dua diye bazı kaynaklarda bahsedilmektedir. Fakat sahih kaynaklara dayanmayan bu tarz şeyler bidattir, hurafedir diyebilirsiniz. Çevirgel Duası Kuranda geçer mi sorusuna Çevirgel duası Diyanet İşleri Başkanlığı’nın Din İşleri Fetva Kuruluna sorulan Cevirgel duası Kuranda var mı? sorusuna şöyle açıklama getirilmiştir: ‘Dini kaynaklarda insan hayatında duanın önemine çeşitli vesilelerle vurgu yapılmış (Tirmizî, Deavât, 1), inananlara nasıl dua yapılacağı hususunda örnekler de sunulmuştur (A’raf, 7/55). Gerek Kuranda dua örnekleri ve gerekse Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v.) nakledilen bu konudaki hadisler arasında çevirgel/döngel duası diye bir dua yoktur.’ Ama halk arasında böyle bir inanç oluşmuştur. Okunacak duanın adına çevirgel / döngel duası diye bilinmesine sebep olmuştur. Bazılarına bu duaların ismi dahi çok tuhaf gelmektedir, bu duaları ortaya atan ve kötü maksatlı kullanmaya teşvik eden insanlardan yüce Mevla’ya sığınılmalıdır. Zira bu insanları daha tehlikeli yapan, duaya baktığımızda Yüce Allah'ın isimlerinin yazıldığını görmekteyiz. Bu şekilde insanlara daha inandırıcı gelmektedir. Çevirgel duasını art niyetli bir şekilde kullanmak maddi ve manevi zarara bile uğratır. Dua ederken kabul edileceğine inanarak yapmalıdır. Cenab-ı Allah (c.c.) , Kur'an-ı kerimde “Dua edin, kabül edeyim” buyuruyor. Duanın kabül edileceğinden şüpheye kapılmamalı, şartlarına riayet edilip edilmediğinden şüphe etmelidir. Hz. Muhbammed (s.a.v) : “Allah (c.c.) , kabül edileceğine tam inanarak dua ediniz! Biliniz ki, Allahü teâlâ gâfil bir kalp ile yapılan duayı kabül etmez Dua ettim kabul edilmedi demedikçe, dua kabul edilir” buyurdu. Kur'an-ı kerimin ve duanın tesir etmesi için bazı şartların gözetilmesi gerekir. Okuyanın veya yazanın ve hastanın buna inanması, hastanın zararlı olan gıdalardan, şüpheli ilaçlardan perhiz etmesi, sıcaktan ve soğuktan sakınması gerekir. Okuyanın, itikadının bozuk olması, haram işlemekten, kul hakkından sakınması, haram ve habis şey yiyip içmemesi ve karşılık olarak ücret almaması şarttır. Hz. Muhammed (s.a.v) buyuruldu ki: “Allahü teâlâ, duânızı kabûl eder. Duâ ettim, hâlâ duâm kabûl olmadı diye acele etmeyiniz! Allah'tan çok isteyiniz! Çünkü kerem sahibinden istiyorsunuz.” “Duâ ettim, duâm kabul olmadı diye acele etmeyin! Allahtan çok isteyin! Çünkü kerem sahibinden istiyorsunuz.” “Dua eden, üç şeyden hali değildir: Ya günâhı affolur veya hemen hayırlı karşılığını görür, Yahut âhırette mükâfatını bulur.” “Rabbiniz, şüphesiz hayâ ve kerem sahibidir. Kulları ellerini kaldırıp kendisinden birşey istedikleri zaman, onların ellerini boş çevirmekten hayâ eder.” “Duâda acele edilmezse, duâ kabûl olur.” Duâda acelenin nasıl olduğu sorulunca Hz. Muhammed “Duâ ettim de kabûl edilmedi demektir” buyurdu. Allah (c.c.) , duâ edenleri, sağlık ve selamet isteyenleri sever. Duâ edip de duâsı dünyada kabul edilmeyenlere, Kıyamet günü Allah (c.c.), “Bu senin falan zamanda ettiğin duâdır. O duânın yerine sana şu sevabları veriyorum” buyuracak, o kadar çok sevab verecek ki, o kimse, “Keşke dünyada hiçbir duâm kabul olmasaydı da, bugün onların karşılıklarını görseydim” diyecektir.