Büyüklere Saygı ve Hürmet

Konusu 'Dini sohbetler' forumundadır ve Eylül tarafından 24 Ekim 2013 başlatılmıştır.

  1. Eylül

    Eylül Moderatör

    Enes bin Mâlik [r.anh] Fahri Kainat Efendimiz [s.a.v]’in şöyle buyurduğunu rivayet etti:
    Kim küçüklerimize merhamet etmez, büyüklerimize tazim etmezse bizden değildir.
    İlim ve yaşça büyük, takva ve ahlakça üstün olanlara tazim etmek, küçük çocuklara merhamet etmek, onlara yardımcı olmak, İslam ahlak ve adabındandır.

    Fahri Kainat Efendimiz [s.a.v] oturduğu meclislerde ilim ehline ve kavmin büyüğüne en yakınında yer gösterir ve [İnsanlara mevkilerine göre muamele ediniz] (Ebu Davud) buyururlardı. Hatta namazda ilim ve hilm ehlinin en yakınına durmalarını isterlerdi. [Safları düz tutun, eğri-büğrü yapmayınız. Sonra kâlbleriniz (deki maksat ve düşünceler) muhtelif olur. İçinizden hilm ve akıl sahibi olgun kimseler bana yakın dursun, daha sonra bunlara yakın olanlar daha sonra bunlara yakın bulunanlar dursunlar] (Müslim) buyururlardı.

    İhtiyar, hasta kadın ve erkekleri ziyaret eder, onların hal ve hatırlarını sorar, ihtiyaçlarını giderirlerdi.
    Süt annesi Halime, Hz. Ali (r.anh) kerremallahu vechehunun annesi Fatıma, Ümmü Eymen, Ensar ve Muhacirinin büyüklerini ziyaret etmek adetlerindendi. Bu husustaki buyruklarından bir kısmı şöyledir:

    [Ak saçlı müslümana, haddi tecavüz etmeyen ve içindeki hükümlerle amel etmekten uzaklaşmayan Kur'an hafızına ve adil hükümdara ikram yüce Allah'ı tazimdir.] (Ebu Davud)

    [Bir genç yaşlılığından dolayı bir ihtiyara ikram ederse, Cenab-ı Hak da o gence, ihtiyarın yaşına geldiğinde, kendine ikram edecek bir kimse takdir eder.] (Tirmizi)